0
Yorum
7
Beğeni
0,0
Puan
116
Okunma
yüreğe kilitlenen
yüreğin
ateşteki tavrı.
ve kokusu yosunun
nesirin içindeki
bir umman
dabbesi korA
sırılsıklam buhar olur
uykusuz kalan
bütün retinalar ki
bir şey söylemek
ne mümkün
şayet adı aşk değilse.
görmüyorsun biliyorum
ve duymuyorsun.
melonkoli ve böhem
yüreğindeki burçların payı
çünkü burada hep bir
h/içliğin derinliği.
ve sen,
bir toz bulutu
ve ben,
dumanı içimin
yurt sayıyoruz birlikte.
şiir şiir
sınırlar çizip,
bir geceye
uzanırken şehir
vakitsiz zamanlarda
yüreğimizin eşiğinde
kalakalıyoruz ki
mazgallarımızdan
denizlerimize akıyoruz.
hüzün senin
ıslanmış
dudakların kadar
süzülüp geçerken
günler
yağmurlar
yürürken denizlere,
gelip dolmadın ya içime
bu kalıyor en çok yarına
yazık/
ďüş tarlalarına
bunca dikilen tohum
bunca iz
bunca sahipsiz kelime
gizli özne
ve yüklemleri
sürgün ederek
bizden çok uzaklara
bitsede gitsek diye
baktığımız
hergünlerin saatlerinde
seni geçip,
sana kalırken.
ben,
akrep yalnızlığında
ulu orta bir telaşla
dökülürken
ve devrilirken
kelimelerim
hep sonraya bırakılan
bir yüzleşmenin
hep pas geçilmiş
anlarından
ne kalıyor geriye
sana/bana hep
günaydınlar bebeğim..
(...)