0
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
49
Okunma
sen içsende
içmesende…
bir milad masalı
okunuyor bütün yüzlerde
hayat…
karanlığın ve aydılığın
dilinde / su dilinde
sus dilinde
ve küs dilinde
anlatılıp durdu
bir ateş şehrinin altında
sudan oyuklarla
toprağa sızan
kelimeler...
kırgınım,
az birazda öfkeli
kırılmış bir ay vakti
zamanlardayım...
kayıpsın diyor sular
bentlerime dar gelirken
surlar
bendeki doğumunun
tanık olduğu düşlerdi
yüzümdeki gölgeleri
silen ki
kırılmış bir ay vaktiydi
yaslandım gölgeme..
deli şarkılar fısıldıyordu
ağaç yaprakları
bir öykü kenti dedim
usulca
avuç içlerini öptüm
kader çizgilerini ıslatarak
hiç olmadığını
hiç ölmediğini sanarak
yaşamak için..
bir ateş yaktım
daha o zaman anlamalıydım
uyku, hiçbir ateşle tutuşmaz
düşlerinde yaktığın kitaplar
bir tek sende okunmaz.
büyük bir imla hatası gibi geçip
gittim çölden
ıssız gecelerden
ve mutlak güneşli günleirinden
söz diye
közü öğrendim yanıklarımdan
bir dilek ağacı
kendimi astığım dallarından
kendimi dilediğim yollarına
bir dilek ağacı buldum.
kayıp ve mahçuptum
yırtıklarımdan bağlayamadım
dileğimi
kendime bağladım!
sen, çöldeki söze düşerken/
gölgendi uzak ormanlarda asılan.
ve bir gece öğrendiğin tüm öyküleri
sayıklarken
ruhundu uçup giden/
kuş sadakatiyle kanat çırpan..
ve ben,
başka başka renklerdeyim
Al/
Mor/
Yaz/
Kış/
hep aynı aynadayım/
bir taşla
sapanı arasındaki
o garip boşlukda
o gergin sabırda/
boşalacak parmaklarım/
ilk çığlık/
kanatların değil bu sefer.
ayakların/seni gelmediğin/
görmediğin yerlerden
kovuyorum.
ceplerimde kül vardı,
köz vardı, söz vardı
almıyorum
geri vermiyorum
hiçbir uçuruma savurmuyorum
hiçbir rüzgarla savrulmuyorum
olduğum yerde.
oluyorum yeniden
kalakalarak/
kayıp bir öykü kenti avuçların/
her avuçda yeni bir öykü
kent ışıkları içinde
olduğum yerdeyim işte…
öldüğüm yerde/
kapuyor beni bağladığım
limanlardaki halatlarım
kopuyor/koptu
bir dilek ağacına
astığım bedenim ki
sen bütün deli sulardan içtin/
mumdan bir gemindi ellerin
sınandı ateş denizlerinde.
dokundun/doğdun/senin…
saçlarındı boğdu bir gece
hiçbir yere ve hiçbir yöne
uçmayan kuşları
senin en büyük dileğindi…
tutuldu ay omuzlarında
bir baykuşun/bütün gece…
sende öğrendin/
sende közdün/
bak söndün…
(...)