ÜSTÜ KALSINYol ver! Bundan sonra böyle. Üstü kalsın ağrılarımın, Ve bana dokunmayan yılan bin yaşasın! Ekmek parası kazanmak için, Hileli beyaz kasketler takanların, Ve ruhu kaşarlanmış namus bekçilerinin, Yüzlerine karanlık çökerken, Bir sokak feneri gibi yanar içim. Yorgun adımlarla giderim. Yol ver! Yine de gecikirse geciksin trenler. Bir sabah serinliğinde, Kırk yamalı hırkalarıyla kimsesizler, Yalnız kalmak için, Şehirlerin köşelerini ararlar. O köşelerde ben de ağlardım, Yüzümü dönerdim bir sokak lambasına, Kendi içimde kendimi terk ederim. Yol ver! Kahpe , pusuda bekler. Ayak sesleri yankılanır Boş sokakların beton duvarlarında. Bir çocuğun kimsesizliği içime işler. Hiç tanımadığım bir kadının, Yalnızlığına sarılırım. Yol ver! Zamanın sessiz adımlarında kalır, Bir günahın karanlık yankısı. Ve gölgelerde bir iz bırakır. Kendimle bitmeyen bir hesaplaşma, Bir ihanetin solgun gölgeleri. Her gün bir daha öldürür içimde ,Kabil ,Habil’i. |