VALİZNe ilginç değil mi şu hayat dolar, boşalır Ya hiç vazgeçemeyeceğimiz şeyleri Kiminde de onlara ulaşabilmek heveslerini Yola azık olanları da zamanla atılanı da Koydurur çantaya, cebe artar da yük Hangileri kıymetçe artmışsa geçen zamanda Anlarız ki bir yolculuk halidir bu deriz İstesek de istemesek de ellerimizdedir valiz. Yolun mazraları da farklı gelmektedir gözlere O çocukluk yaşlardaki renkler var mı, nerede? Oysa aynı; yol, kaldırım, ağaç, kuş, cami, okul Bize rengi veren bakışlardaki tılsım yitmiştir O renkleri kaybetmeyenlerdir hakiki kul. Tıka basa doldurmak değildir valizleri mesele Zaten onca ağırlığıyla bu meçhul yol yürünmez Ve fakat zamana direnenlerdense onun içeriği Ne denli uzun da olsa yürüyüş, eziyet etmez. Para, makam, alkışların altında bir hayattan Gönüllerde iz bırakamamış anıları taşıyorsak Değil birini onların , binlercesini de doldursak Ayaklar götürür bizi hayal ötesi menzillere Ağırlığı maneviyat lezzetindendir de valizin En zorlusunda yolların bükülmezdi o dizin. İster vurun sırta bu yükü, ister taşıyın elde Değerce pahasızları doldurunuz bu valize Gölge ozanım yoldayım, içimde yaşar efkâr Ellerim uzak durur, valizimdedir bütün kâr Patikalar, alfastlar,raylar , sular, gökyüzü Elde ya da sırttaki valizle hep yüründü Ve bu efsunlu gidişler açtırınca valizi Kiminde huşu verir, kiminde hardır yüreğe O halde ister gerçek, isterse görünmez olsun Dilerim bu valizler güzelliklerle dolsun. Oğuzhan KÜLTE |