SensizlikKuşları olmayan gökyüzü gibi Issız Üzgünüm Dudaklarıma mühür vurup bu sefer söyleyeceğim dediğim ne varsa Söylemediğim için Üzgünüm Sensizliğe alıştırıldığım odalarda Tek başına içime konuştuğum Gözlerininin küf kokusunu Dudaklarının zehrini Her gece koynumda Beslediğim için Kabuslarım yağmur taneleri gibi bölerken uykularımı Sıkıca sarıldım korkularıma Her parçam kırık Zaman unutturuyor ama İyileştirmiyor yaralarımı Kimsesizliğim yakama sarılır Acımasızca boğar Karanlık Oysa gözlerini gözlerime değdirsen Çocuk olurdu içim Teninin leylak kokusunu Nefesim nefesine karıştığında düştüğüm derinliği özledim Tamamlanmış bir hikayemiz olsaydı eğer Yüreklerde inşirah ferahlığı Dudaklarda tebessüm Dillerde şükür Kalırdı geriye Meryem Ayan. |
Özür dilerim.
Şiire geçeyim
Öyle derin bir sessizlikte kaybolduğumuz ve kahrolduğumuz kelimelere yansıtıyoruz.
İyiki kalemle kelimelerle dertleşebilip derdimizi ilmek ilmek işliyoruz.
Aslında çoğumuzun yarım kalan bir hikayemiz var ve o yarım kaldığımız yerden kanayan yaramıza kalemi batırıp şiirleşip tamamlanma gayreti içinde buluyoruz kendimizi
Payıma yine hüzün düştü siirinden
Yine herzamanki deminde
Öpüyoruum aşkla kavrulan şiirli yüreğinden
😘❤️