HOŞGELDİN ZULÜMUzun zaman da geçmedi aslında neşeli günlerden Belki unutulmuştuk bir aralar yaslanmayalı zülme Kaçmanın yok bir imkanı ve bunu biliyorum Yaşadıklarım bir hayalmiş meğerse, anlıyorum. Sarılacak bir yara mı ki bu saralım, iyileşsin Uygun bir tedavisi olsaydı, iyi de hissederdin Ne Lokman dinler artık beni, ne sağalır yara Öyle bir bahtmış ki sormayın, karadan daha bir kara. Kaybetmelerin ardı kesilmiyor, şaşırdı meteoroji Sağanak mı, sulu sepken mi, yoksa trajedi mi… Arıyorum şu karanlığı delen bir rengi durmaksızın Ve yeniliyorum galiba zamana, giderek çaresizim. Vazgeçmek yok fıtratımda bu ne de iyidir bilene Güzel günleri düşlüyorum her saat, gün, ay, hece hece Bedeli ne kadar da ağırmış doğacak o kızılca şafağın Gecenin ta kuytusunda dalmışım hülyalara, yalnızım. Ansızın kayan bir yıldız selamladı, tuttum bir dilek Göğün sahibine yönelen en kalbi dualar, dilden dökülerek Derken yeniden bir hengâme içindeyim, geçmiş ediyor tekerrür Yürekten en yalın niyetlerin, elbet bir gün karşılığı görülür. Ve soframızdan eksik kalmayan gam, keder, çile velhasılı Gönlü çerçeveledi, hareket yeri bırakmadı, sanki çakılı Yaradan böyle biçmiş kaderi, ne yapsın ki bu kulu Hoş geldin ey zalim zülüm, araladın yine o mutluluğu Hayatımın hem rutini, aşılamayan Everest`i ve en büyük çukuru. Oğuzhan KÜLTE |
Çok güzel'di şiir.
Kutlarım gönül sesinizi,emeğinizi.
Esenlik dilerim.