Gözlerin Yüzünde Durdukça
Gözlerinin kuyusunda
Yusuf gibi çiledeyim Delemedim Ferhat gibi dağlarını hasretin Kalbim kum gibi dökülüyor sen gittiğinden beri Çöl ortasında kaldım Hevesim Mecnun’luktaymış meğer Bahanemmiş aşkına esaretim Kalbimde sıra dağlar gibi büyüdükçe sevdan Dermanım dizlerimden uzaklaşır Ama gönlüm delirmiş Bir kısrak gibi hırçın Gözlerin yüzünde durdukça Tükenir mi cesaretim Uzaklığın dert değil aynı gök altındayız Dalda meyva sen diye olgunlaşır gökte martı sen diye kanat çırpar Bir karıncanın bile Buğdağ taşımasını sen diye seyrederim Avuçlarım gökyüzünü Senin yüzündür diye Elime ay bulaşır Aydınlanır suretim. Barış Çelimli |
Bence daha da yazmalıydın güzel başlamıştın çünkü.
Şiirle kal şair...