Kuşlar dizilince kurşunakocaman bağırtılarda kuşkular deprem uğultusu aşktan kalma sevinçlerle dökülür türkülere o vakit sularda karanfiller boğulur o vakit yankılarındayken kentin felakete verdim sana dönük yanlarımı kaldım düştüğüm yerde kaygılı ve sancılı ayakların duruşu günlerde dinlenmiş öykülere... gecenin gerilmiş saatlerinde alnım ateş ne soğuk acılar ısıttı tenimi ne ağaçlar diktim ötelere her defasında yapayalnız mevsim oldum yaşlandı tarihimin çırılçıplak sayfası bitecek gibi değil sabahlara sıçrarken serseri yüreğime şiirlerim irkildim tenhalarda korkulara kekeme kaldı anılarım örtün üstünü yalnızlığımın en uzun karanlığa az gülmelerle bırakırken yokuşlara kendimden fırtına kovdu sokakların arsız sessizliği beni kimliksiz ve şaşkın oldum susuşlarıma ölüm vursun kendini güneşe yakın taşlara gidelim ayışığına göçerek üşüdüğümü unutarak yaşamın kalan kısmında yeni serüvenlere hazırlarken düşleri yalnızlıklar suskun destan gözlerimde/ gözlerim ki kan görme beni derken aşk kör oluyorum kederlerin ayazına dokunsam mısralarına tutuşacağım sevginle umudun aklında bekleyişlerim zonklarken kıyamet sessizce örtsün gecenin tülünü bak kent öldü diyorlar kuşlar dizilince kurşuna oysa bunca ayrılıktan sonra bahar gelsin soyunup hüzünlerden unuturken herşeyi bekle diyorum yüzlere çekip gidiyorlar inadına buradayız uçurumlarda/ sallanan çiçeğe tutunuyoruz nasıl gidersiniz bir bulutun peşine takılarak sonsuz uykuya çocuksunuz siz avuçlarımdan dökülen büyümüyorsunuz üzgünlerin ellerinde hala dalıyorsunuz doğmamak için ölüme oysa buralardayız günah ve sevapta iterek birbirimizi yaşıyoruz. ...... |
karanlık gibi sessiz sedasız..
tebrikler
karan
karann tarafından 1/10/2022 6:42:34 AM zamanında düzenlenmiştir.