Çaydanlığın şarkı tutturduğu yerde Gecenin ve sabahın tadı karıştı birbirine. Üzümlü kurabiye ve bir fincan çay götürdü beni taa eskilere..
Eğildim çocukluğumun başıyla penceremden kahkaha çelenklerini süsleyen günlerimi buldum yeniden. Mevsim bahar ben daha tomurcuktum Geçiyordum kullanmadığım günlerin içinden.
Bahçenin bir köşesinde çizgili pijamaları ile akşam sefalarını suluyordu babam yemek hazırlama telaşındaydı annem kardeşlerim mutfak kapısından girip salon kapından çıkarak kovalıyordu birbirini. Bir curcunadır gidiyordu. Her zamanki gibi antenlerini açıp bir filim senaryosundan çıkmış figüran telaşı ile bu sahneyi kayda alıyordum ki; bugün çekip yaşanmışlıkları içime zorluk girdabından kurtulmak istedikçe sonuçlarda kayboluyordum. Geçirip gerçeğin soğuk yüzüne tırnaklarımı büyüdükçe kayıyordum..
Ve elimde kalem çekildikçe dilimin tetiği asi bir çocuk gibi oturduğum sandalyemden büyümüş gibi kalkıyordum. Sayfalar dolusu karanfiller yağdırıp dünyayı büyülemek bir varmış bir yokmuş ile başlayan masalda uzak bir yıldızın nabzını eritmek istiyordum.
Ah Ahmet Abi senin gençliğin benim gençliğimdi benim sevincim senin sevincin. Bir mevsimden daha geri çevrilmeden önce Kafiye düşürürdü martılar sol göğsümün üstüne. Dünyaya sığmayan barışı barışın içinde bir dünyaya taşırdım özenle..
Korsan bir mitingde sorgulandıkça maskeli bir yüz Senaryosu yazılı repliklerde yeniden oynamak Olmadı bir şiire düşüp geleceğin savaşçısı yenildi deyip ağlamak isterdim sessizce..!
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Mevsim Bahar Ben Tomurcuktum şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Mevsim Bahar Ben Tomurcuktum şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Seslendirme de şiir de mükemmel olmuş....1985 yılında tanımıştım Ahmet Kaya şarkılarını tesadüfen....Ve o gün bu gündür dinlerim....Şiir sanki Yusuf Hayaloğlu yazmışçasına oturmuş müziğe....Yorum ve ses, şarkı bütünleşmesi enfes....Bayıldım tek kelimeyle....Emeğinize sağlık.
Düştüğün yer kalktığın yerdir Bir lahza figan dahi bazen ölüme eştir Dünya ki virane hisar Hisar ki yolcusu bir ana sığar Gün gelir bir muştu zirvede bayrak Gün gelir bir eza çukura atılır sadak Tomurcuk çınara döndüğü vakit Rüzgarda boranda çarpar yüzüne Mazinden kök salmış toprağın seni Dallar ile yolcular geleceğine...
Hayat böyledir. Boran da bize, karanlıklar da bize... Geçtikçe o merhalelerden insan oluruz aldığımız nispetçe...
Yüreğinize sağlık Şairem. En içten, selam, dua ve saygılarımla...
Bahara duran tomurcuk gün gelip hazana, güze yenilir. Yazılı replikler çöpe atılır. Devrin hükmü biter. Dün yarına uzak kalır. Ufkumuzdan kayar zaman. Hangi hâlde mutluyuz bilemem ama hep yoldayız, hareket halindeyiz.
Yokuş aşağıya vurmadan yokuş yukarı tırmanırken zorlanmadan hayırlı yolculuklar olsun olsun bu inişli çıkışlı yaşam hepimize. Geçmişte sevdiklerimiz olduğundan sanırım boynumuz bu yolculukta istemsiz kırılıyor geriye.. Özlüyoruz çok hem de.. yazdıkça özlem gideriyoruz belki de..
Değer katan yüreğinize saygı ve sevgiler sunuyorum teşekkürlerimle hocam.