Maki ÖzleyişGözü uçurum, topal bir kuşun kumsala bıraktığı iz gibiyim. Şimdi hangi dalga örter? İçimdeki yar kaymasını. gel beni bir ağacın gövdesine çek dalyanlarda çığlığı kırık ağlar dilime çekiliyor mürekkep balıkları ölüyor suyumda hadi adımı uyandır özümü bir çocuğa bırak tomurcuğu cehennem açan bir çiçeğin kucağında mutluğu imkansızda yeşerten odur ayakları deniz kadın sana verdiğim gülü saatin akrebine ters asarak kurut yerçekimi yar/çekimi ile ölsün zehir tasından hançerene süz sözcükleri ağzı bitli merhabaları yatıştır sevilmeler artığı bir sabahla yüklüklere götürür yaşanmamış günlerini günü dünlemekte akşam anıların ardında durmak solmaktır merdivenimin kör kedisi yanan fotoğrafların dumanına zencefil ek cesedim güzel koksun renkleri erit cadı kazanında kimsenin olmadığı aydınlıklarda çoğal giden sesleri çağır söylenmemiş sözcükler ekle yüzüme ne kadar öpücük varsa yut artık maki bir özleyiştir gamzelerine uzanan parmaklarım kapılarını boşluklarını çal avuntu ses bulsun hiçlikte nazına yüreğimi sür ey zindan idamı için şairine boynunu veren şiiridir mezar taşı mısrasını okumadan ölür hepsi bütün şarkılara duyur ey gelmeyen bekliyorum alevden yorgan altında yanmayan ateşi söndürmek için dudaklarım hala nehir kim kimin hırsızı ey yalnızlık gülü kurutan rüzgara sor siyah hepimizden çaldı K.Y. |
Gözü uçurum, topal bir kuşun kumsala bıraktığı iz gibiyim. Şimdi hangi dalga örter? İçimdeki yar kaymasını.
diye başlar şair...
siyah hepimizden çaldı
diyerek bitirir.Ben düşünürüm ardından...Ondan mıdır siyahın koyuluğu...Kirli yanlarımızı biriktirmesinden midir her rengi saklayan...