NASIL ANLATSAM 1
Sevemediğim sevilmediğim elsiz ayaksız kaldığım.
Umutsuz hayallerim, yazılmamış şiirlerim. Güneş doğdu ay gitti, denizler mavileşti, Ben ki gün içinde hala gece aramaktayım. Bu gün yaşam neresinden yaşarsan yaşa sonun ölüm. Mevsim kış ses çıkarmayız,soğukların üstümüzden geçişine. Bedenleri ısıtacak gücümüz nedir bir ateşten başka. Açının dışında bir şey getirmiyor kalışımız uzakta. Neyi sorsak onu iki gözümüzle bir görürüz. Karanlık bir şey var gibi geliyor bana nasıl anlatsam. Bir gülünçlük akıyor ki,gülemem ben bu hayatta. Ve acıyla yoğruluyor sevinçler alışmak zor. Nereden başlarsan orada biter yaşamak insan hiç anlamaz. Patika yollar geçilmez lakin çaresizlik kılavuzdur yolsuza. Bir ölümün sonu kaç gün,ağlamak kaç gün somurtmak. Çekmediğin açıyı bilemezsin bence denemeye değer Herkesin bir katili vardır, meçhul olan hep aşk. Her gün katleder kalbi içe akan sıcaklıktan bellidir. Peki nedir bu sevda hayata acık kapı bırakmaktan başka. Karanlık bir şey var gibi geliyor bana nasıl anlatsam. Yine severler mi bizi -güzel bir gün içinde mutluluk hayalleri. Var bir kanayan yara sızlar nice vakit bedenimde. Aslında anlıyor muyum bilmem niçin bu şeyler ağlatır beni. Ve kalemim durmaz sevgi dostluk dendiğinde Karanlıkta akan bir damla kan ne bırakır en sağlamda çürümek. Acıyla büyüyen çocuk çekinmez batmaktan hiçbir göze. İşte kahpenin kapısından çıkıyor bir hayalperest gözleri yaşlı. Acı çekmeden olmaz her yer bir fetihtir acımız kalsın yanımızda. Her damla bir ihanetle düşer diyor Ömer kardeş her beden bir okul. Bir şaire yedi düvel dayansa kalem yeter binlerin kılıcına. Yalancının sarhoş başı yalanından yer en keskin iftirayı. Ne vakit yalan söylese, her söz bir uçurumun kıyısında – zifir olur- |