KOCA YÜREKLİ DOST
Göz yaşlarına mahkûm,
Yürekte med- cezir, Karanlık kış geceleri, Yolların yorulmaz süvarisi, Ateş böceği hızında, Yabani güvercin gibi ürkek, Çamurlar içinde çileli gidiş, Berrak sulara aşık yolcu; Yıldızların ışığında, Semada gezer gözleri, Samanyolu tek bildiği, Büyülemiş onu Çoban Yıldızı; Hünerdir hayatının her anı, Bir anda oh der güler gözleri, Garip bir yolcu, Kimse bilmez nereden gelip, Nereye gittiğini! Güzün sararmış yaprak gibi, Sıcak tandıra döner zemheride, Dünya gelse üstüne umurunda mı? Bir elinde cımbız bir elinde ayna! Yarasa gibi kalkar dipdiri, Karanlıkta arar nasibindekileri, Cüssesi küçük yüreği kocaman, Bir dağ gibi görünür ayakta dururken! Aldırmaz gelen seslere, Kendinden yanmalı motor gibi, Vakti zamanı geldiğinde, Gürleyerek gider hep ileriye! Ruhsuz sanırsın hareket ettiğinde, İncitmeden sakince gider hedefine, Volkan gibi patlar ışık saçarak, Böyle anlatır hedefi on ikiden vurduğunu! Yolumuz kesişti bir gün kaderin durağında, Anlamlı bakışlarla yokladık birbirimizi, Be hey koca yürekli adam, Az çekmedi senden bu yürek, Ben çok yordum kar kış demeden, Dövündü durdu hep benim elimden, Bu vakitte kim seni çıkardı evinden; Vakit ver yüreğine bilsin onu sevdiğini, Sevgi emektir harcadın mı hiç emeğini, Böyle konuştuk uzaktan uzağa, Ayrıldı yolumuz doğudan batıya, Işığın doğduğu yer bana kaldı, O da ışığı önüne alarak gitti yoluna! Karanlıkta buluştuk ışıkla ayrıldık, Birlikte yanmasaydık, Kuşatan aydınlıklara Nasıl varırdık! Erol KEKEÇ/16.04.2021/23.35 |