120`Yİ BİLİR MİSİNİZ?Şiirin hikayesini görmek için tıklayın 1914 `tür yıl ve Osmanlı-Rus savaşı hazırlıkları başlamış, ordunun cephane sıkıntısı baş göstermiştir. Ne var ki, cephane en yakın 100 km ötede Van-Gevaş`tadır. Orada ise, bu mühimmatı ulaştırabilecek insan gücü mevcut değildir. Zaten savaş yıllarıdır ve ne köyde,kasabada, ne de kentte insan kalmamıştır yaşlılardan başka. Söz konusu vatan olunca, Mehmetlere bu mühimmatı taşımayı göze alan on iki kimi on yedi yaşını geçmeyen yiğitler gönüllü olur. Onlardan bize kalan destansı ve yürekte de acı bir iz bırakan vatan bilincinin eşssiz bir izidir 120. Hatıralarına film de çekilmiş ve ne var ki, haklarında yeterince araştırma yapılmamıştır. Bu hususta yetkin insanlarımızın gereken duruşu göstermeleri, vatanseverliğin gereğidir. Birini bile adı belli olmayan o 120 hatırasına, ne yapılsa azdır. Mekânları cennet olsun.
Eşele bir hele zemini örten şu karı
Göreceksin ki altında ne tarihler saklı Herbirisi de bu tarihlerin yürekte acı Toprağına,hava,suyuna, insanına kurban can Şehadetle bezenmiş her beldesi vatanın. Bilir misin yüz yirmiyi sen, dinle bir Yıl 1914 mevsimlerden ölümcül kar Bitmiştir Mehmetlerin cephanesi hey hat Gitmelidir ne şekilde olursa olsun ihtityaç Lakin onu götürecek ahali de ne güç vardır, ne takat. Çıktılar bir uzun sefere ki, dile kolay Kimi on ikisinde, kimisi on yedili, kaşları yay Daha bıyığı terlememiştir çoğunun, vay ki vay. Size mi düştü bu büyük yük, okudukça utanırım Kahreder de beni bu öykü, kanarım ha kanarım. Dedik ya çetindir şartlar, rakım yüksek, zeminde kar Sırtlara yüklenmiştir kaderi memleketin, yüreklerde kor Veda vakti gelmiştir ki, dualar eklenir birbirine olur zincir Emindir o koca yürekliler, katedilecektir menzil Birkaç günden önce bitmez yol, tam yüz kilometredir. İki zabit vardır bu yüz yirmi yiğidin başında, geçer tarihe Ne hazindir ki, yüz yirmiden birinin adı dahi yoktur arşivde Bilmem kaç gün zor ve zahmetle sürmüştür bu çetin yol Onlar ki orduya uzanmış, adeta olmuşlardır kol. Sağ salimen varılır cepheye ve yüzlerde sevinci tarifsiz Öyle bir iş başarmışlardır ki, kelimeler anlamsız,kifayetsiz Ne var ki bir de dönüşü olacaktır geriye, bekleyenlerine Ahalinin yollardadır gözü, ha geldi, gelecekler bir an habersiz. Ne olduysa yolun yarsından itibaren olur, kopar fırtına Ne göz görü görür, ne ayaklar hisseder zemini Sığınılamaz da bir yere, düşer kimi,kalır geride ve tipi… Ne güvenliği vardır artık, ne de biteceği yolun Merhameti yoktur ayazıyla, tipisiyle bu soğuğun. Keşke diyorum ben ödeseydim bedelini, kalsaydı onlar Neden dinmez ve an be an, hunharca yağar şu kar Yürüyemez olmuştur yüz yirminin yiğitleri, üşürler Birbirlerine yaslanırlar,ha gayret ve denir az kaldı Dedik ya, kimisi onların daha on iki, on üç, kolay mı? Az daha büyükleri vardır, onlar dönerler sabaha karşı Hemen tedbir alınır, gerisiyse aranır alal acele Ne büyük bir acıdır,yazılmaz, bizim o minik yürekler Dayanamamıştır, sessizce teslim olmuşlardır ecele… Şimdi yansın Van,yansın Gevaş, ağıtlardır dillerde. Giden yüz yirmiden, döneni sadece kırkıdır Onlardan da zayi olur varsalar da köye, şiddetli soğuktan Tam doksan sekisizidir bu yiğitlerin, şehadet şerbeti içen Her okuduğumda öykülerini düşünür, ürperirim kederimden Bir tarih şuurudur yüz yirmi, anlatılmalıdır Van`ın Gevaş`ında o bir Çanakkale, Sakarya`dır Yurdumun insanları, vatan denince bendine sığmamıştır, Selam olsun yüz yirmiye, her birisi onların, eşsiz kahramandır. Oğuzhan KÜLTE |
Oldukca anlamlı Geçmiş Tarihimizde
Ejdadın mücadelesini gözler önüne seren
Kıymetli bir yürek teri olmuş.
Her bir canımızı Rahmetle yad ediyorum.
Selam ve Dua ile.