Hiç Mi Acımadın
Kendince kutsayıp bir kirli yolu
Hiç mi acımadın. Çekip giderken Sevgi dolu kalbe kin tohumunu Hiç mi acımadın. Ekip giderken... İhanet ölümden daha beteri Bulunmaz dünyada eşi benzeri Zavallı gönlüme ağ dikenleri Hiç mi acımadın. Dikip giderken... Her yerde bir acı baksam ne yöne Acılar içinde hep döne döne Şu mağrur başımı kalleşçe öne Hiç mi acımadın. Büküp giderken... Toprak ile sudur insanın özü Nasılda unuttun verdiğin sözü Kalbimin içine ateşi, közü Hiç mi acımadın. Döküp giderken... Kılıç çalıp doğru giden işime Kabus gibi girip tatlı düşüme Alçak katil gibi halsiz döşüme Hiç mi acımadın. Çöküp giderken... Bağrıma bastıkça ben kara taşlar Gözümden boşalır hep kanlı yaşlar Ciğer delindikçe kanama başlar Hiç mi acımadın. Söküp giderken... İhanet zalimin ebet kanunu Düşünmezler işin hiçte sonunu Kalbin ortasına yağlı kurşunu Hiç mi acımadın. Sıkıp giderken... Zehir ettin bana tatlı aşamı Ar perdesinde ki giyim kuşamı Hades bulaşmayan nezih dünyamı Hiç mi acımadın. Yıkıp giderken.... Düşman içeriden haince vurdu Beni de yeseydi Yusuf’un kurdu Kalbin atışları bir anda durdu Hiç mi acımadın. Yakıp giderken. Adalet terazisi kılıçtan ince Böylesine kalleş, böyle haince Gözümün içine gayet sinsice Hiç mi acımadın. Bakıp giderken... Çok ağırdır masum canın vebali Bilmelidir insan Hakkı helâli Yürek ortasına şimşek misali Hiç mi acımadın. Çakıp giderken... Ar perdesi nasıl düştü yüzünden Edep, haya kalkmış fettan gözünden İftira bulaşmış yalan sözünden Hiç mi acımadın. Akıp giderken... Arsızca yaratmış Mevlam kimini Yüzüme nakşettin utanç resmini Elime verdiğin bomba pimini Hiç mi acımadın. Çekip giderken... Kapattım dünyamı ben sana işte Dönüşler olmaz böyle gidişte Kapı kapalıdır geri gelişte Hiç mi acımadın. Yıkıp giderken... Yansamda derdimi seviyorum ben Alıştım çileye mutluyum zaten Şikayetim yoktur arzu halimden Hiç mi acımadın. Yakıp giderken.... Erhan DOĞANAY 18.02.2021 |