Susuyorum Sonsuza Dek
Dolaşırken sokaklarda bir başıma
Sokaklarda dolaşıverir kafamda Aklım tutulacak kıvamdadır hep Zorla attığım her adımda Ne yapacağımı bilemez oldum Nereye gideceğimi bilemez Daha bugün bir kaç saat önce Sırtımda ki ağır yükün altında Bir an ezilmekten son an kurtuldum Anlıyorum, sende iyi değilsin İşçilerde, esnafta, insanlarda Anlıyorum, herkes çok dertli Ama benim ki farklı, bir başka Neden taşıyorum ki bu yükü hâlâ? Evren, dünya, ülkeler, sokaklar İnsanlar, yer, gök ve ben. Karşılığı olmayan bir çek hayatım Kandırılmış, aldatılmış, sevilmemiş, Mahrum, yalnız bırakılmış, incitilmiş Oysa her seferinde inanmak istedim Oysa, oysa hep güvenmek istedim İlk önce çocukluğum gitti elimden Üstelik üstüne gençliğimide verdim Hayat beni parça parça benden aldı Beni hep kandırdı, aldattı, oyaladı Haklarım var diye düşündüm Benim de hakkım var diye Yokmuş... Sevilmek, hakkım değilmiş Özgürlük, hakkım değilmiş Mutluluk, hakkım değilmiş İnanmak ve huzurlu olmak Hakkım değilmiş.... Bu hayat hakkımdan çok güzel geldi! Yok mu bir çıkış yolu ölümden başka Aradım bulamadım Denedim olmadı İnsan ne acaip bir canlı öyle Hayat ne acaip şey Ve ölüm, ne acaip... Düşünmek bir nimet mi, zillet mi? Anlamak ödül mü, işkence mi? Bilmiyorum Attez, Şimdi içimde yalnızca bir istek var; Bütün isteklere kayıtsız kalmak! Kimse derken, kendimle bile konuşmamak! Algılarımı bütüüün evrene kapatmak! Eğer mümkünse herşeyi, kendimi de unutmak! Yaşamdan, ölümden habersiz yaşamak! Hayır hayır, bu yorgunluk değil Bu içimde ki bıkkınlık değil Gam değil, gına değil, acı değil! İçimde ki şey bir vazgeçiş Doğadan, insandan, dünyadan Offff Kendimden, sevdiklerimden Kısaca herşeyden! Hiçbir psikoloji kitabında yazmayan birşey yaşanıyor beynimde, Hiçbir kitapta adı geçmeyen birşey yaşanıyor kalbimde, Hiçbir yüreğin kaldıramayacağı bir yola yürüyor ayaklarım, Kendimi, gerçek beni teslim ediyorum artık Son Sığınağım olan Hiçliğe. Gürültüsüz patırtısız Renksiz kokusuz Zihinden ırak, gözden gönülden ırak Hiçlik! İçimdeki kara toprak! Kendimi, kendi bilinmezliğime gömüyorum bundan böyle, Kendimi gömüyorum Ve kurtuluyorlar artık benden Bende onlardan! Orada herşeyden emekli olmuş gibi Kimseler için şiirler yazacak Kimseler için türküler söyleyecek Ve kimseler kimseler için Kendi toprağımda Kendi başıma Herşeye ölü yaşayacağım bundan böyle! Hiçbir şeye yemin olsun Ben artık bir daha ben olmam, tövbe! Ben bir daha sevmem Kimseye artık güvenmem tövbe! Konuşmam, inanmam, işitmem, görmem, koklamam, bilmem, tövbe! Bu, hissettiğim son yıl, son ay, son gün, son saat, son saniye, Bu hissettiğim, son mevsim, son tat, son his, son nefes ve son ben. Bunlardan önceki tüm sözlerimi geri alıyorum, Yazdığım tüm şiirleri içimde bir bir yakıyorum, Hayatımı bana veren hayata geri veriyorum, Ben artık o eski, o ezeli ve ebedi hiçliğe geri dönüyorum, Daha fazla acı çekebilecek gücüm yok, Herşeyden vazgeçiyorum ve artık susuyorum sonsuza dek... 26 ocak salı 2021 Saat: 20:50 |
başlangıçta uzun gelmişti ama bir çırpıda okudum
yüreğinize sağlık
şiiri bırakmayın yazın sürekli
hiç değilse şiir değiştiriyor hayalleri