Hiç unutulmayacak yüz anne yüzüdür.-- hz. muhammed
Ezeli Gece Ve Yıldızlar
Ezeli Gece Ve Yıldızlar
@ezeligeceveyildizlar

BİLİM, İNSANDAN VAZGEÇMEZSE, BENDE SENDEN VAZGEÇMEYECEĞİM...

5 Mayıs 2020 Salı
Yorum
Şiirgram

BİLİM, İNSANDAN VAZGEÇMEZSE, BENDE SENDEN VAZGEÇMEYECEĞİM...

( 9 kişi )

0

Yorum

15

Beğeni

5,0

Puan

1560

Okunma

BİLİM, İNSANDAN VAZGEÇMEZSE, BENDE SENDEN VAZGEÇMEYECEĞİM...

BİLİM, İNSANDAN VAZGEÇMEZSE, BENDE SENDEN VAZGEÇMEYECEĞİM...

İan: Birbirimizi sonsuzluktan beri tanıdığımıza inanıyorum.


Sofi: Gerçekten mi?


İan: Evet. Nasıl biliyor musun? Büyük patlama olduğunda evrendeki bir araya gelip sıkışmış bütün atomlar tek noktadan dışarıya doğru patladı. Benim atomlarım ve senin atomların kesinlikle birlikteydi. Kim bilir, 13.7 milyar yıl içinde kaç defa daha bir araya gelmişlerdir. Benim atomlarım senin atomlarını tanıyor ve hep tanıdılar. "Benim atomlarım senin atomlarını hep sevdi..."


Source: Odilesgün 

____________________________________


Böyle diyordu Origins’da;

"Benim atomlarım, senin atomlarını hep sevdi..."
Fark ettimde,  bende böyle demişim
En başından beri sana aslında...


Hilda serisinde ne diyordum ,  
Bu sahneden habersiz;


"Eğer varolmadıysam , 
eğer sende hiç varolmadıysan, 

hiçlikte muhakkak dudaklarımız olmasa bile zerrelerimiz değmiş birbirine, 

seni öptüğümü biliyor, hissediyorum çünkü 
ve insan hiç bile olsa, hiçliğide aşar, varolur değince dudağı dudağına ..."


Aslında o sahnede geçen o sözler var oluştan bahsediyor, oysa ben onunda ötesinden, hiçlikten sevmişim seni...

___________________________________

BİLİM, İNSANDAN VAZGEÇMEZSE, BENDE SENDEN VAZGEÇMEYECEĞİM...


Andromedalar matruşkalar gibidir
Gittikçe büyüyen,  küçülen değil
Ve evren üstüne evren, sonsuzluk
Karanlık içinde korkunç bir boşluk.


Bir deniz ve gemiler var uzaklarda
Gemiler gelecek dünya limanlarına
Ortak bir arayış için ortak mücadele
Kötülüğe karşı iyilik savaşları için.


Programlanabilir insanlık yaratılacak
Küreselciler ve ulusçular savaşacak
Dünya ya yeni baştan kurulacak
Yada yok edilecek itaatkâr olmayan.


Yeni ve büyük bir yüzyıla giriyoruz
Tam anlamıyla akıl ve bilim çağına
Duygu yok, vicdan yok, robotiklik var
Peki mantıklı mı bu olacak olanlar?


Dünya dışı akıllı ırklardan söz ediliyor
Birbirleri ile savaşan, iyi ve kötü ırklar
Amaç üst akıl ve kaynak arayışıdır
Diğerlerinin amacı üst akıl sayılmak.


Kötü olanlar yok etme, ele geçirme ve yönetme derdindeler, 
İyi olanlar arayışa destek ve ortak mücadele derdindeler, 

Ve o kadar deliller vardır ki bu ırklara dair insanın elinde, 
Hatta bir anda patlayı veren bilimsel ve teknolojik devrimlerin, onların teknolojileri olduğu söyleniyor.


Başım dönüyor ey sevgili can
Düşüncelerim yolculuk üzerinde
Geçmişten başlayıp geleceğe uzanan
Ve zamanı aşan bir yolculuk.


Bilinen ve bilinmeyen var oluştan
Bahsedilen hiçliğe sarkan salınan
Bir sondan, bir baştan başlayan
Bir yolculuk, ortada mahsur kalan.


Benim bu sevdam senin uğruna
Bilinmeyen bir elementten, atomdan
İnanılmaz,bir maddeden ki enteresan
Akıllara durgunluk veren bir aşktan.


Ben toprakla oynamak isterdim,
Bağlarıyla,
Altında geçmişim kaldı.



Acıyla dans etmek nedir bilir misin?
Felsefesi olmayan açlığı sevebilmek?
Yani, karnın açken sızlanmak yerine
O açlığa alışmayı ve sevmeyi istemek?


Akrabalıktan öte ilişki kurmak acıyla
Aşktan öte bir ilişki kurmak sonsuz
Güneş gibi onu görmek gündüz
Ay gibi, yıldız gibi onu görmek gece.


Daha öte, his mekanizmasında hep
Diktatör olan, yani baş komutan
Bütün gücü elinde tutan
Roma’da ki ilk anlamıyla.


Acıyı,  yâr bilmektir bütün bunlar
Demek istediklerimi kim anlar?
Bilmiyorum ama sen ki yâr
Boyutun, boyutların diktatörü.


Yani en azından benim için
Yorulursun, uyumak istersin
Sana bu yorgunluğun
Neyin verdiğini bilmezsin.


Aklım ki, haritasını çıkardı evrenin
Ama senin tek köyünü ben
Henüz bilmiş , keşfetmiş değilim
Yoksa evren, köyünde bir ot mu senin?


Artık hiçbir şeyden emin değilim
Ölüm bile bir kesinlik değil benim için
Emin olduğum bir şey varsa yârim
O da yalnızca şudur derim ;


"BİLİM, İNSANDAN VAZGEÇMEZSE, BENDE SENDEN VAZGEÇMEYECEĞİM..."


SORULAR:


1-Piri reis dünya haritasını neredeyse kusursuz ve daha ilginci KUŞ BAKIŞI nasıl çizebilmiştir? Dünyayı kuş bakışı tepeden nasıl gözetleyebilmiştir?


2- Neden bütün dinlerde, destanlarda, tabletlerde, arkeolojik kazılar ve araştırmalar sonucu bulunan resimlerde, heykellerde, alet edevatlarda hep gökten gelen tanrılardan, meleklerden, uzay araçları ve astronom giyimli canlılardan söz edilir? Neden gökle ilgilidir bütün tarih, efsaneler,  destanlar, bulgular?


3- Sovyet bilimler akademisinin doğruladığı 3 bin yıllık pillerin gizemi nedir? Bu piller ne için kullanılmıştır, elektrik bile daha yeni bulunulduğu zannedilirken? Bacgues adasının bir türlü açıklanamayan heykelleri, kafa tasları bilinçli bir varlığın kullandığı silahlarla delinmiş olduğunu, yüz altmış milyon yıllık paleontolojik çağ yaratıkları, şaşırtıcı mağara duvar resimleri, KEOPS piramidinin insanı ürküten sırları,  bunlar ne anlama geliyor?


4- Mahabarata adlı hint destanından, kung ming gölündeki piramitlerden, kırkbeş bin yıl öncesi Çin’de yüksek uygarlığa sahip insanlar yaşamışlardır, dünyanın dört yanında, Eskimolardan Japonlara, Asyadan Afrikalılara, Hintlilerden eski Romalılara, Mısırlılardan çağdaş Amerikalılara kadar hep gökten gelen ateş ve ışık saçan araçlar , silahlı tanrılardan bahsedilir.Neden? 


5- Aynen aktarıyorum: "Atlantik okyanusunda ki Paskalya adasında bulunan dev heykeller oraya nasıl gelmiş, kim getirmiş, orada mı yapılmış? İçinden çıkılmaz bir sorundur. Bugün bu adada altıyüz kişi yaşıyor,  en kalabalık zamanında bile bu adanın nüfusu beşbini geçmemiş. Kupkuru, bitkisiz, insanların yaşamasına uygun olmayan bir kayalık, ama bu adada altıyüze yakın heykel var. Yirmi metre boyunda, elli ton ağırlığında bu heykellerin adada ne işi var? Ada halkının efsanesine göre : " Gökten Gelen Efendiler"in heykelleridir bunlar. Gökten inen Tanrılar(Akıllı canlılar), yerlilere ateş yakmasını öğretmişler, kendi ileri uygarlıklarının araçlarıyla bu dev heykelleri yapmışlar. Bırakıp gitmişler..." Bunu nasıl açıklayabiliriz?


6- Einstein bile bu olaylara gülüp geçmemiş ve ölümünden az zaman önce ; "Uçan daireler, binlerce yıl önce dünyadan göç eden bir ulus tarafından yönetiliyor. Bu ulus, kaynaklara dönüyor." demiştir. Neden?


CEVAP:

"Tek bir cevap vardır , onu da siz kendi zihninizde vereceksiniz. Bu soruları soran ben değilim, kaynakçalarım aşağıda mevcuttur. Ve bu sorular bu kadar değildir, yüzlercesi vardır. Ben sadece bir kaçını paylaştım. Ben araştırmacı,  bilim insanı veya dahi değilim, ben sizlerin ilgisini, bu insanların üzerine çekecek olan kişiyim..."



___________________________________


İlk olarak bazı tavsiyelerde bulunmak istiyorum izninizle:


Erich Von Daniken’in

-Tanrıların arabaları

-Tanrıların ayak izleri

-Tanrıların stratejisi

-Tanrıların mucizeleri

-Tanrıların geldiği gün

-Tanrıların şoku

-Yıldızlara dönüş

-Tohum ve evren

Ve bir çok kitabını daha şiddetle önermek isterim.


Burada "Tanrılar" diye kastedilen, aslında uzaylılardır. İlkel insanların , destanlarda, tabletlerde bahsettiği ve gökyüzünden ateşler ve ışıklar saçarak gelen Tanrılar dedikleri ve o araçları, içindeki astronom görünümlü uzaylıları kayalara, duvarlara, yaptıkları aletlere, heykellere,  destanlara, yazdıkları tabletlere hem yazıp hem çizmeleri, bizi tarihi yeniden sorgulamaya itiyor.


Peter kolosimo’nun

-Başka dünyaların tanrıları


Giovanni Scognamillo’nun

-Dünyanın gizli sahipleri


Turan Dursun’un

-Evren bir şaka mı?


adlı eserlerini ve bütün bu eserlerin içlerinde önerilen kitapları araştırıp okumanızı kesinlikle tavsiye ediyorum. Göreceksiniz ki , akıl almaz onlarca ifade, delil, mantıklı ve kanıtlanabilir şeyler bulacaksınız.

Çok heyecanlıyım...


Videolara gelecek olursak,  kesinlikle fayda edeceğini ve görüş alanınızı genişleteceği gibi düşünce yapınızıda değiştireceğine inandığım, tamemen bilimsel temellere dayanan programlarda konuşan araştırmacıların isimlerini kısa bir şekilde şöyle vermek isterim ;


-Hakan Akdoğan

-Halûk Özdil

-Farah Yurtözü

-Ali Selman Demirbağ



Peki bütün bunları ne için yapıyorum?

Yeni bir dünya kuruluyor arkadaşlar, 

Şimdiden bu yeni dünyanın bilincine varmanız ve şoka uğramamanız için. Zaten önerdiğim kaynakları okuyup izleyince geçici bir şok yaşayacaksınız. Niyetim , bu konulara ilginizi çekmekten ibarettir. Sitemizdeki edebiyatçıların bir çoğu , zinciri atık bir bisikletin üzerinde pedal çevirip duruyor ve dolayısıyla yerinde sayıyorlar. Başka dünyalar var arkadaşlar, hatta öyle ki insan bunların farkına varıp okuyunca, ölüm gerçekten var mı? Biz gerçekte neyiz?Gelecekte ne olacak? Gibi ve daha bir çok şeyi yeni baştan sorgulayacaklardır. Bu da demek oluyor ki, şuan ruhsal anlamda bize ıstırap veren bir çok şeyi , boşu boşuna yüreğimize basıyoruz. Herşey çok daha farklı olabilir, kesin hüküm ve düşüncelerden arınmalıyız. Konu o kadar derin ki, sizlere ilk olarak Erich Von Daniken’in, Tanrıların Arabaları, Turan Dursun’un, Evren Bir Şaka Mı, Giovanni Scognamillo’nun, 

Dünyanın gizli sahipleri adlı kitabını okuyarak başlamanızı öneririm. Öyle ilginizi çekecek ki şaşıracaksınız. Ve kitabın içinde kitap, kaynağın içinde kaynak bulacaksınız. Bu ne demek biliyor musunuz? Hiçbir şey düşündüğümüz gibi olmayabilir demek, hiçbir şey inandığımız gibi değil demek, hiçbir şey hissettiğimiz gibi değil demek. Ve bu herşeyi ifade etmek için yeterlidir...


Saygılar sunarım...

Paylaş
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (9)

5.0

100% (9)

Bilim, insandan vazgeçmezse, bende senden vazgeçmeyeceğim... Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Bilim, insandan vazgeçmezse, bende senden vazgeçmeyeceğim... şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
BİLİM, İNSANDAN VAZGEÇMEZSE, BENDE SENDEN VAZGEÇMEYECEĞİM... şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.