Bana eski moda bir sevgi ver...
Can sıkıntımdan sıkıldım
Bütün dünyayı dolaşmak Hayallerimde dünya dışana çıkmak Evrende kaybolmak Hayır İstemezdim, istememde. Sesin ve sessizliğin ortasında mahsur kaldım, Bir yanımda evrenin bütün gezegenlerinin içinde veya dışındaki bütün sesler yankılanırken, Diğer yanımda dilsizler gibi veya istesede ses çıkaramayacak, varolmadığı için seside olmayanlar gibi, yahut ışık gibi, bir sessizlik, renkler gibi, madde gibi, özü olmayan sessizlikler . Gözlerim gördüklerine bakarken fazlasını görüyor, Onun öncesini, sonrasını, şimdisini, şeklini ve girebileceği tüm şekilleri, alabileceği bütün anlamları, birleşiyorlar ve binlerce parçaya ayrılıyorlar. Hissettiklerim, hissedebildiğim herşey, vücudumun değil, ruhumun ağırlığıyla beni uçsuz bucaksız, derin okyanuslara fırlatıyor ama beni okyanus değil, kendi ruhum boğuyor. Sorgulamayı bıraktım Hayal kurmayı bıraktım İnanmayı ve güvenmeyi Dışarıda Unuttuğum bir dünya var. Ey vazgeçilmez bilinçaltımın parçası! Beni tanıştığımız geceye geri götür... Kalbim, vücudum için çok büyük Duygularım saklı içinde Sana ağla bebeğim diyorlar Ağla bebeğim. Ama umursamıyorsun. Ağla bebeğim , ağla bebeğim Böylece gözyaşlarınla gülüyorsun. Evrenin merkezine otoparktan gidersek Çatı kat ne işe yarar? Ve yüzünün özelliklerini unut. Bana sessizliklerinden bahset Hiçbir yaz sonsuza kadar sürmez. Ben seni çok sevdim Bana eski moda bir sevgi ver... |
Ve sen dostum şiir hayatında çok yönlü çıkışlarını sürdürüyorsun