ay ışığında geyiklercüceler ülkesinde kavgaya tutuştum bağına bahçene göçmeyi düşünüyorum üşümeye inat zemherinde yıkanıp arınmayı ışık saçan parmaklarına asılmayı nemli ve hoş dudaklarında çöllüğümü kurutmama izin ver üstümüze yağan gölgeleri sandukalara kilitle ihtiras nöbetlerimize sarıl ateşli hazzının derinliğinde dizlerimin üstüne çöküyorum ay ışığında geyikler fotoğraflardan sararmış yapraklar sol yanıma konuyor usulca safları sıkıştırıp kendimizi dinleyelim suskunluk ve korkaklık aymazlığımızı uçuralım güneşin tarafındayım kafam kıyakken üstelik taşların sırrına erenlerdenim alaycı gülüşlerimle yakalım gür ormanları doğuma düşen kelimelerimin sifonunu çektim düşlerimi eşelemeyi bırakın tenhalaşan gecenin devleşen tekinsizliğinde iki ağız bir nefes düşlerimizin diliyiz |