Düş banaSessizliğe sığınıp bir şiiri üşüyorum gecenin sus kanatlarına Bir sözcük demetiyle avucuma inen saatler ürkek güvercin uyuklaması Ateş dalgalı cümleler parmakucuma çekildiğinde Doğuşunu kılıyor güneş yüreğimin duruluğuna.. Çöl çizgisi pencerenin göç kuşlarıyla yıldızlanmak vakitlere Gözlerim lacivert hüznün bulutsu rengi Gök yüzlü şehrin ç/ağrılı sesleriyle öpüyor dudaklarımı Gidersem, Bir akşam üstü Usulca okşayacağım düşleri Kalan hikayeleri sancı sonrası Bakışlarımın değdiği her yer yalnızlık Ve buğu yağışı soluğumdan içeri Ki Ben biraz senin için gecenin çukuruna Sağır parçaların diliyle leylaklar açmayı.. Suyun sızısı ğöğsüme karanlığı eklediğinde İncirinden incinmiş ağaç gibi Düş bana ... |
Düş bana
Önce bi gülümsedim.
İncir düşündüğünüz olsaydı daha mı iyiydi dedim :) ( Bu arada ağzım sulandı insan bi mevsiminde yazardı dimi ama ...:)
Sonra O'nu ağaç yapmanız tevazu idi ve yürek zenginliği.
Keşke şairem keşke tevazu dilimiz olsaydı ve hep onlarla karşılaşsaydık.
Rabbim kalbinize göre versin inş. Çok sevgilerimle.. Tebrik ediyorum.