EN UZUN GECEBütün zamanların en uzun gecesiydi belki de yaşadığım Ne ay gösteriyordu yüzünü Ne de güneş doğmak biliyordu Ölümsüzlük iksiri içmiş gibiydi gece Karanlığını üstüme seriyordu Dümeni bozulmuş gemi gibi duygularım Dalgalara boyun eğiyordu İçimdeyse, sebebi bilinmeyen bir korku Senden sonra, neyi kaybedeceksem Her şey susmuş, zaman durmuştu sanki Hani desem ki ; Sen vermiştin bu canı Aldın mı giderken Ama yok Hak sahibi değildin ki. Biliyorum İnce bir çizgi var ikisinin arasında Can’a can katan o sevginin sahibiydin, evet Ve başka bir can’a bakamayacak gözlerimin Önü sensizlik Ardı sendin. Sükut-u hayalim değil Sükut-u ahvalim di beni ürküten Belki de Avuçlarına bıraktığım yüreğimi Düşürmüş olmandı, korkutan Nedeni,nasılı bilinmez sebeplerin Cevaplarını aradım Bir tek gözlerin kaldı geriye Oysa yüreğim ne kadar masumdu Bir günahı yoktu Sevmekten öte. Uzak bir sokak lambasının altında Kanatlarına umutlarımı bağladığım,kelebekler ölüyordu Anlamıyorum # Kim bir savaşı kaybetmek ister ki # Yendin beni Şimdi en acımasız sürgünlere gönder yüreğimi Asi bir ruh Yorgun bir beden Ve avuçlarında bıraktığım, benden uzak bir yürekle O geceyle, baş edemezdim zaten Hala güneş doğmadı biliyor musun Bulutlar ağlıyor benimle birlikte Bir dua Bir yalvarış Belki düşersem aklına diye Açta bak avuçlarına Karanlığı aydınlatan gözlerinle Sensizliğin daralttığı sokaklarda sıkıştım Şimdi ömrüm Sadece bir mezar büyüklüğünde.. İBRAHİM ÖNÜÇ... |