Vişnu'ya Emanet..!
Dün gece rüyamda gördüm seni
Vişne ağaçlarının altındaydın Birbirine yapışık ikiz vişnelerden Koparıp bana uzattın. Bana bakıyordun , sessizdin Gözlerin ışıl ışıl parlıyordu Yüzünde bir huzurun işareti vardı İçinde bir tür neşe yanıyordu. Gözlerim doldu seni görünce Göğüs kafesim sıkışıyordu Kızgındım sana, beni bıraktığın için Sinirden vişneyi alıp ağzıma soktum. Hem çiğidini hem dişimi kırmışım, Sonra sen kırılan dişimi hiç acıtmadan çekiverdin Ve bana dönüp; "..." dedin. Sana kızgındım , çok kızgındım Bir an bakıp gözlerine; "Beni neden bıraktın, hani dosttuk, hani arkadaştık ölene dek?" dedim. "Ben sözümü tuttum..." dedin. Yani Şimdi Yanlış Anlamadıysam, Sen öldün mü? O yüzden mi yoksun aylardır? Hem neden öldün? Ben daha sözümü tutamadım. Ey benim hiç tanımadığım Ama en sâdık dostum! Seni anlamam çok zaman aldı Affet beni. "Ben hep vişne ağaçlarının yanında olacağım, beni ne zaman görmek istersen buraya gel" deyip kayboldun. Sen benim için yüce bir insansın Bu şiirin gizemini yalnızca ikimiz Sadece ikimiz bileceğiz Sen ve ben. O zaman şimdi seni Yüce Vişnu’ya emanet ediyorum Yanına ebediyen gelene dek. |