10
Yorum
41
Beğeni
4,9
Puan
1805
Okunma
’’kentler dolusu gözyaşı biriktirdi eylül
bütün serçeleri öldü şehrimin
ve saçların
ayın ayaklarına dolanalı beri
dikiş tutmaz oldu gecenin yarılmış göğsü’’
suretsiz adamlar konaklıyor odamın duvarlarında
soğuk ve rutubetli sancıların
koynuna giriyoruz birlikte
yabancı gürültülere yataklık ediyor sokak
bir telaş ki sorma
kimi
kirpiklerinden asıyor sevdiği kadını saçaklarıma
kimiyse
penceremin önündeki saksılara gömüyor yalnızlığını
afili yalanlar söylüyoruz gökyüzüne bakıp
yüzün yüzümüze asılıyor bütün yüzsüzlüğüyle
serseri bir sızıya
ıslık çalıyoruz
bütün aynalar bir bir döküyor sırlarını
infilak ediyor akla zarar sarsıntılarla
kekeme kederler
sonra
düğmeleri kopuyor gecenin
ayaza çalmış yelkovanın dilinden sokarken akrep
ve
kırılırken zamanın dişleri kemiğimizde
suretsiz adamlar konaklıyor odamın duvarlarında
hiç biri sen değil
ve hiç biri
senin kadar isabetli kesikler atmıyor
şah damarıma..!
5.0
96% (25)
3.0
4% (1)