GÜZ NÜ VE TERENNÜM
erguvan renkli giysisini çıkardı güz
alacalı şık giysiler giymelisin güz günlerinde bak göğsümdeki menekşe çoktan solmuş meyan kökü kokan gök mavisi boşlukta hiçlik zümridi bir umudum var zifiri karanlığa karşı ala çiçekli baharlarda yiten mavi dağlarım cemali güzel yar güz gelince uzak ufuklarda gözlerin çocukluğun aksi güzün sihirli aynalarında güz gelince iplere dizilmiş sarı kırmızı yeşil alıçlar böğürtlenlere boyanmış hasretten dudaklarım rubi bir mevsimde gülü hoyrat derdin ya güz gelince ateşi sönmüş gözlere çekilmiş mil taşısın yar göç ediyor bendeki kuşlar sürgün bir mevsime saygın suskunluklarda kanat çırpıyor hüma kuşu şamdanların gölgesinde çocukluktan kalan susku ben dilsiz itaatsiz toprak sen yağmur katre katre karanfil kokusu kına çiçeği güz gelince sazların tellerinde sonsuz bir terennüm kuşluk saatlerinde boynu bükük gülün dalında nida güz gelince hüzün ve mit güz ki nü resim çırılçıplak çığlığın ey yar Ömriye Karataş 08.10.2017 |