Elma ağacıçocuk saçları dağınık yüzleri nehir misali umuda akan usulca uçuşurken eteklerinde dünya tozlu ağacın yapraklarında tüy gibiler yakalarındaki gül ile mutluluğa kımıldanırlar kimi şevkatle kimi bir taşa takılarak deli çiçek gibi koşarlar kalemlerden çıkan hayatta büyür beyinler kimbilir bu hafta sonu babasını görmeye gider Asya... çocuk diyorum Elif`e sesleniyorum ne güzel şey başının üstünde duran bulutu tutmayı öğrenmek şahlanan at gibiler gölgelerinde su ve ekmek saksılarda susuz çiçekler ince yağmurları bekler Sena gel yanıma otur eteklerine masallar toplayalım Annen pencerenden seyretsin güneşini bak görüyor musun ağrısız kaygıyla kucaklıyor seni -ve bağırıyor çocuklar sar beni cennetine- inişlerin bittiği yerde çıkışlara şemsiye açıyorum korunaklı ayna gibi yüzleri müjdeyle yerleşen koparma dalında yeşeren elmayı Fırat olgunlaştığında lezzet verecek tıpkı sizin gibi... çocuk diyorum ne köprülerden geçecek başlarınız çatlamış ezgiler dolacak vakitlerinize Kerem ruhundaki kıvılcımı fışkırtma tut ateşini içinde/ içinde nazlı umutlar mavi uğurla denizlenen. taze sabahların serabı gibi ömür şaşkın,masum,hırçın manzarada beyaz ve yeşil şarkılar avuçlarımdan dökülen diyorum gizli el gibisiniz hafızamda Süleyman,Betül nereye baksam dönüyorsunuz elbette gelişiniz yaşamak olacak karanlığı kaldıracak dişleriniz ve yazacaksınız bir aşkı tahtaya... göğsünüzde dizili akşamlar köşede duran eserler hepsi sizi bekler çocuklar diyorum bu yolculukta öyle ya da böyle büyüyeceksiniz. Not:Şiirimi güne getiren değerli kurul üyelerine ve ruhlarıyla konuk olan Kıymetli şiir dostlarına teşekkür ederim. |
Coşkunuzu kutlarım…
Çok beğendim…
….............................. Saygılarımla selamlar…