Bu şiirbu şiir beni tanımadı, duymadı sesimi çıkarmaya çalışmıştım oysa geleceğin silik izlerinden bir ben kurmak kolay olmazdı beni yağmalamaktan kurtarmak kendimi kollarına atılmak, bir sevgili gibi geriye eski çocukluk şarkısına dönsem bayram sabahlarında sonuna kadar açsam radyoyu babam gelip kısmasa sesini, sokak da dinlese mazhar ağa bastonunu kaldırıp baksa yukarı balkonda çiçekleri sulasam, kapı çalsa onu görsem karşımda, kendinden bile utansa buyur desem sesli, sessiz sesimle radyo sussa, aşk konuşsa bayram şekerini ben sunsam şiir gibi konuşur muyum sanmıyorum onun karşısında sözcükler yuvarlanır dilimden belki de ben öyle sanırım, duyulur sözüm parlak bir üzüm tanesi kadar ne bileyim belki taze bir çilek gözlerimde görür gül mevsimini yeşil başlı ördek olurum ben de yüzmekten usanmam gözlerinin gölünde bu şiirde ona yaklaşmak zor olur mu çocukluğuma dönmek kadar uyukladığını görmek istemiyorum eski koltukta gözlerinin gölünden yeşil gölgeler çekilmiş çevreleyen bütün ağaçları kesilmiş sevginin suyu kurumuş gölün, nilüferin izi yok artık bu gölde yüzülmez sanki ölmüş değil mi yeşil başlı ördek gelse de bir, gelmese de bayramlar bu şiir kalsın 01. 04. 2017 / Nazik Gülünay |
Tebrik ederim.