Gızneydim yanıma sokulup baktım kendime kadın giysim vardı çocuk içim nerde soluk alırdı devamında gülen yüzüm kadınları getirdim gözüm önüne dizdim sıraya asker gibi yürüyüşlerine baktım, omuzlarına bir silâh taşıyan var mıydı çocuklu karnında hep dışarda duvar diplerinde mi açardı gül yanağındaki narı kim koparırdı izinsiz kim çalardı sesini? nasıl otururdum eşik önünde ileri geçilmezdi erkekten bir adım yolu kesilmezdi bunu öğütlerdi annemiz erkeğin arkasından yürü bir mesafe bırak aranızda kocamanca gülme hay sizin.. diyecek olurdum içimden çocuk avucuma taş alırdım fırlatırdım orasına dalye kiremitlerine atar gibi oyunda önemsizdi kazanmam oyunu saygı nasıl bağlanırdı belime buydu öğrettikleri fazlası istenirdi uçkuruna kaç düğüm atsa da hatçe o böyle olacak sanırdı namusunu kurtarmak açık saçık konuşurdu sabahat nasıl şişirildiğini kadın karnının çıkış yolu değildi kahkaha atarak gülmek ya da ayıp işareti yapmak tanımadığın bir adamın arkasından yürümek nasıl yürüdüysen arkasından babanın nerden nereye geldim, baktım bakamazken perde arkasından kullanılırken ellerin seyirlik oyuna bakarken seni kullanan adamın ismini sarıp atarken bir paçavraya gız diye seslenirken bir fidana su verirken sen seni nasıl uzattığını gördün kayına istediğin gibi ez diye hani ana babalar okula gönderince çocuğunu eti senin kemiği benim diye öğretmene teslim ederler işte öyle.. döv söv ne yaparsan yap.. gız sobayı yak suyu ısıt çocuğu ağlatma ağlama gız!.. 22. 03. 2017 / Nazik Gülünay gız: kız |