sen seçtin depresif gecelerin siyahı olmayı yıllarca yırtmacından tenini saklar gibi zik-zaklı adımlarla dolaşmayı sen öğrettin yüreği avucunda çocuklara masalları sen öğrettin salıncağa rüzgarı
sen istedin sen hisledin ele avuca gelmez düşleri maviye boyamayı sen öğrettin hayat sevincine kendini vurmayı sen doldurdun yaşam mavzerine eşi hiçbir yerde bulunmaz aşk kobayını ben hep sana yürüdüm iki kişilik adımlarla sen istedin yalnızlık yamacında büyüyen uçurum çiçeği olmayı sen... sen seçtin kadın sen...
oysa bırak sesini, gözlerinin en kısık tonuyla bile fısıldasan-gel desen- tüm hücrelerim emrindeydi
sen vurmadın mı umudu yeşil toprağa ilk kazmayı sen öğretmedin mi hâin parmaklarıma kendi elleriyle ayrılığı ezberlemiş şiirler yazmayı
sadece şeytanı sevindir secdeden alnını çevirircesine kıbleden uzaklaşmak hangi sazın, hangi nağmenin karnını doyuyur kırık şarkılara tuzak kurmak her zaman tutuşmasından çok zaman almaz mı ateşin sönmesi
acıtmaz mı insanın içini sürekli sükunet pompalanan yüreğe dur demesi kadranını kırmış bir saat gibi kime vakit olacağı önemsiz bir boşlukta dönmesi...
bundan gayri ya ölümsüz bir kelebek olacaksın avuçlarımda ya sürekli acıya seslenen ağustos böceği sen seç
ah canımın içi ah sevdaliçem artık gerçekten çok mu geç!
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Sevdaliçe'ye şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Sevdaliçe'ye şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.