Hâdibir de şiirin ucu kaçsın isterim alıp başını gitsin otursun bir söğüt altına veya bir deniz kıyısında turlasın hep mavi baksın gözleri mavi görsün büyük kuşlardan biri dans ettirsin serçelere gökyüzünde uçurtmanın kuyruğuna takılsın hep insanlar savrulacak değil ya dıştan gelen esintilerle ölümler hep baş ağrıtıp, yuva yakacak unutacak can canı külü acıya sıvanacak ayakta dik durmaya çalışacak çocuk başı yaralanan ana yıkılan baca. bir de savrulsun şiir alıp gitsin başını deli sevdalara dasınl, sonu gelmez hülyaya yanında yılkı atlarının girsin adını bilmediği ülkelere sorsun, insanlar nasıl ne yer ne içer nasıl yaşar yeter mi katık ekmeğe içlerinden birileri küfür eder mi birilerine yer mi birileri birilerini nasıl tüter baca ocak nasıl yanar? biraz da sen hava al şiir zehirlenme acının ziftinden ölüm kokusu var havada karanfil göğsünü aç nefes al derin derin ve aç dünyanın bütün pencerelerini yaşam kokusu dolsun içeri hâdi!.. 11. 10. 2016 / Nazik Gülünay |
candan kutlarım imanım çok derin manalı eser
her dahim saygılar..