Ay düşünce/kuşlar döndüğü vakit
kuşlar birikmiş yine hüznüme
içimde ki acıda yorgun bir sonbahar gölgesi kendine k/ayıp biriyim bazen ayakta ölmeli insan diye başlıyorum bilmem bu son diye başladığım kaçıncı şiire kuşlar birikmiş yine hüznüme yalnız insan ne kadar da çok çoğalıyor akşam acısı üstüne usulca çökünce mermi yatağı öfkem çocuksu yüreğim ve sonra büyüterek her şafak yalnızlığımı susarak seni anlatıyorum kendi kendime maviye maviyi anlatmak ciğeri yanıyor yine şiirimin yüreğim aynada kırık dökük acıyı kendi yüzümde görünce insan özlemdir/ tadı hiç geçmez yalnızlığımı gülümseyince susuyor bütün ömrüm bir umut daha var sorsalar kuşlar döndüğü vakit belki de burasıydı işte koşuşturduğumuz dün burasıydı işte kalmak için gittiğin dün evet kudretli bir dağdı beklemek geçit vermeyen çare yoktu gördük bildik kimi tarif eder içimizde ki bu yangın öyleyse ey kalbim uyanık tut beni tut beni gözleri sana benzeyen her eşkalın düşünde ay düşünce kuşlar döndüğü vakit kendime vedadır sana değil inan içimde sonbahardan kalma bu sonsuz ölüm |