aşkın celladıhep soru işaretiyle bitiyor gözlerinde kurulan cümleler / susuyorsun... bir yargıç bir avukat bir savcı bir cellat oluyor/ yüzünde değişip duran resimler sessizliğe çarpıp dağılıyor endişeyle döktüğüm kırılgan kelimeler susuyorum... -kapalı bir mağara ağzı dudakların açıl susam açıl diyor çaresiz çocukluğum ki o da biliyor açılsa bile/ bizi kaygı kılıcını çekmiş tereddüt kuşanmış kırk harami bekler yine de açıl susam açıl bre ! ki bitsin bu / hükmü çoktan verilmiş bir infazı aklayan göstermelik celseler...- suskunluğun ipi boğazında aşkın kalem kırıldı söz celladın susalım ! Gülşen Destanoğlu |