Tırtar / İlkaşk - Esmeciksöz temsili ovadan geliyon ya; he(y)be yüklü gıreşşek bizim evden yana sapınca sanki zıyana gediyomuş gibi çevirmeye gakıyon ho yanna neçeden sonura aklım başıma geliyo tingedek düşüyon, yumurta çalarkana enselenmişiyin gibi yüzüm gıpgırmızı galıyo yolda-belde Şeddeli Haçca görü(r) de, olmadık yerde anar, onun-bunun yanında tefe gor, gınar deye onun bunun a(ğ)zına sakız olurun mazallah betim benzim atıyo sonura; “amaaan kim ne derse desin” “kim neyderse etsin” deyon kendi-kendime.. Hamitcik’in köşeyi dönünşe yolum düşüyo her tefasında Ortamelle ye nerden geli(r), nere ğedersem gözüm anında o yanna gayıyo bulduğum her fırsantta ayaklarım eletiviriyo Garaların malleye Allahın onarcağı ya işin aslı ben de Özlemine(n) bi(r)-kaş kere göz göze geldim! de(h)!! oldukça mahçubudu, kirpikleri uzun uzun gara gözlerinin akı akıdı içi parıl-parılıdı yüzünde bi allık uçuşurdu helecandan her seftesinde yere bakar, gözlerini saklardı gıyamazdım.. gıyamayoru i(n)san.. seninen gonuşup durukana bişiy demese bilene gamzeleri alana çıkar töbe estafurullah sanki ömrü hayatımda o ğüne gadak hiş gamze ğörmemişiyin bi an höyle..yüzüne bakdığın bille gözleri, taa içine işler i(n)sanın işde o zaman, işdee o zaman varyana? içimi bi sevinş gaplayorukuu insan melaki gibi bişiy oluyoru vallahiii billahi.... yürem durcak gibi olu(rdu) nutgum dutulu(r)du o fakıt içimden geli(r)di “canımmm” (deyelek) hayalına sarılı(r)dım.. canımmmm insan uçar mı valla uçuyodum valla billa uçardım sevincimden o haylaz hallarım filen getdiiiii melaike gibi bişiy oldum iresmen valla ganatlanıp uçuyodum canım onun o gözel yüzü gözlerinin parıltısı, gülüşü yüzünün alı utancından, gözlerini gaçırışı beni bekleyişi yolumu gözleyişi hayalı! gözlerimin öğünden getmeyo getmeyyo.. bu nasıl bişi(y)? havaslık bu mu ki: gara zevdaa böle bişiy mi ki anam-bobam da böyle zevdalandımıydı ki zevda ne.. havaslık ne aşk ne? arasında zırnıg gadak fark var mı bu hankı kelime, Türkcesi ne benden evel biri böyle oldu mu sanman! öyle mutluyun kuuu.. zevdalanmayan insan olabilir mi zevdalanan hırsızlık edebilir mi yaprağı goparır.. kedi-köpeğe daş atar mı cana gıyar mı? .. akabinde ne olu(r) umurum da deği(l) “insan başgasının uçu ölümü göze alır mı” deyodum ya ben onun bi gülüşü uçun bile canımı vermeye dünden ırazıyın hemi de yüs kere, bin kerre şartlar şart osun ta öyle.. arayer lafı çoğ oludu da gülesime gederidi hinci benim durumum o şembellerin annadılanlardan komidiklikleriden bin gat da(h)a beter şikatçı mıyın, ı-ıhn valla billa değilin o üzülmesin bir tek gamzesine gözlerinin pırıltısına hakek gelmesin de bana yeterdi dünna umurumda deği(l) Esmecik “-len çocuk sen havasmın” dediydi sankı mekdepde saçında sirke bulunmuş.. yavşak öldürülmüş gız gısmı ğibi ya da ebemin holluğundan yumurta çalarkana yakalanmışıyın gibi ben; yüzüm gıpgırmızı “-kime” dedim “-Özlemee” “-ne havaslığı ya! bi de o lafı çıkarman …. bacım zatinden ..” kem-küm.. “-yani sen o ğızı sevmeyon mu” birden yımışadım “-şeyyy …. seviyon da! bakalım o o.. beni beğeni(r) mi” “-civan gibi deligannısın neyini beğenmeycek” “-o okuyomuş zahır okuyana varı(r)” dedim.. “-sen de oku! üç otuzuna mı girdin eşşe(ği)n eşek dölü” esgiden olsa gızar nize filen ederdim en azından hinci hoşuma bile gedti Esmeciğin söylenmesi, dediğinin hankı biri yalan “-seviyosan, gıçını sıkacan sende eller gibi okuucan okuyannar anasının garnında mı öreniyo yonsa okuyannardan bi noksanın mı var” “-yoook.. ” “……” “yoğ emme..” “-durduk yerde, adam getirip de “sen benim gıza havasımışsın “-meh! ” mi deycek” yoğ öyle yağma ……….. “vay boba vay” “-haaaaa! Özlem de seni seviyosa o başga!!! okumasan da çoban olsan da geli, okumuşsun okumamışsın fark etmez emme… bu senin başını göğe değdirmez” … emme takganı yere eğdiri.. Habba ğelin; herif değiğin; güş guvatda boyda, tahsılda, gazanşda hanımından yünsek olmalı, olmadı mı olmaz valla “-ebi-cetdi mutlu eyi olaman, gönlün ıra(ha)t etmez ben sana deyvireyin demedin deme” … “-sağol Esme aba ……. Allah ne murazın varısa vesin Habba yenge okuycan, anasına satayın, hemi de elden eveli evelallah gecemi gündüzüme ğatıp” …. havasın havasın işde aşığın seviyoooon seviyon seniii Özleeeemmmm … DİPNOTLAR sefte / siftah : ilk defa demek ise de uzun bir aradan, ya da o gün ilk anlamında kuulanılır arayer: karşılıklı iki kişi yada şeyin arasında kalan yer, burada ortalık, ortam, çevre, etraf, köydekiler kastediliyor gülesine gitmek: komik bulmak şembel : sirke : bit yumurtası yavşak : bit yavrusu me(h): al, buyur |
Kalemin daim yüreğin var olsun
__________________________________Selamlar