Sivil Sonsuzluklösemi bir yıldızın cereyanı gereksiz bekletilmiş cızırtı diye not düşüldü, hüküm benimle hatalı bir intihar, yenilgisine şükür göğün dikenli telleri çölleştirse de nili öksürük krizinden kurtarıyordum kalem ve cümleyi ah nasıl güzel aldanıyordum kelleşmiş denize engelliler arasında, çığlığımın tökezlemesi Profiterol etkisi stop denilen yüze dünyayı benim yanılgılarım güzelleştirdi öpüyorum nisan gülüyorum ağustos halim yok , uzanıyorum , dize gel ey şiir n’olur keşfedilmemiş geceler bulalım yüzümde şaşkın bir hikaye var kaldırım kenarında açıveren çiçeğin mahsunluğu de ki kocaman bir göl avcumda aşkla yıka beni sonra sonsuzluğu giydir sonsuzluk kalbime iyi geliyor tutkumun saçları uzuyor artık şaklaban değil, kralımı arıyorum üç hendek sakindim, şimdi kanım desibel nedensiz yaşlanmak değil, aniden aşklanmak istiyorum şehir içi sel, sur içi göç belli , dönem kan emici ruhu körelten tarih beter ol güzel bir masalın son kelimesini arıyorum karanlığımın melodisi o sensin sosyalist anarşiztim sana söz, sana sükut sana öz, sana çığlık sana dalgınlık sana balkon sefası düşümü okşayan dost savur bir dokunuşunla kaybet beni,kahramanım ol bul beni şehrin tüm sokak lambalarını yak karanlıkta dans edilmiyor bu şehirde uzaklaşma heyecanımdan, gücenmişliğimden yutkunduğum kelimelerimden şiir döker gibi sever kalbim ötesi uçurum sevsem suç, kaçsam suç hem haşa,yağmurun namusu vardır katran katran öğürsek yani kalbimize kadar çiçeklensek ne fayda seve sevişe, na mahrem , us anmaktan beden kırgın gördüm nefesini kalbimin tuhaf zulmünde koşayım koşayım ve kucaklayayım damarında saklanmış hayatıma zulmüm dik ve ince dişleyerek rüyamı boya psikozlarımız sisteme kafa tutsun yeminlen son aşk bu anlamı temiz kullanalım ağlamaya gerek yok... |
siz yaşlanmaz, yaş alırsınız ancak
ruh genç çünkü
dizelerinizde İzmir bir başka aşk her dem
kanatlarınızın altında bir aşk
şiirin uğur böceğini saygıyla selamlıyorum...