Güvercin Avlusu
sirenler düşürüyor bakışların ayazlarıma
sensizliğime direndiğim senliğim suskun gidişinin protest sancılarından boşalıyor çığlıklarıma yakamozlar aciz dilleri, elleri ,seni tutmayan kökleri vaktin… kalleşliğinin izleri avaz avaz haykırıyor tam ortasında onyedili koynumun duruşunda bakır tutan gözleri safir güllerimin vurgusu postallarında düğüm düğüm haydut ayartan ıslığından karanlığın korkularımın uzuvlarına yetişiyor devrik bir sevda güvercin avlusunda ağır yaralı ölüsüne arşın arşın kurşun yağdırıyor rüyalarıma küsen gözlerin… ah!uçurtma sevincine çocukların rüzgar giydiren soluğu doruklarımın es geçlerimden baharlara süzülen nisanlarım bir çekimlik kenevir sarhoşluğundan, kopup gelen cesaretim deliliğim… türkü türkü yangınlarımda dolaşan sevabım kanımda ki zehir , günah… neredeler! çık gel! Be kahrolası üzümler, uçlarında salkımlarımın kırmızı şaraba kesti dudaklarımda kanyağa sevdalı ayyaş şopar! çift fıskiyeli endamda yüzgeçleri mercan avuntulardan aşırma gençliğim zamansız uğultum begonvil krizlerime aldanmış bir parça gök mavisi solungaçlarıma inen , bir nefes aşk olmuyor işte psikopata bağlıyor duraklar portelerimin dizisi darmadağın derinliklerimde tutuklu ışığı şafaklarımın gel !Dürt aynı nakaratta takılıp kalan plağını kapakcığımın tik taklarına vurup durmasın solfejlerimin öyle! Bakmasın Halikarnas Yazı böğürtlenlerimden geçip giden kortejlerine gençliğimin körfezde çillerinden topladım güneşlerime sarı desenli fistanımda buhrana dönen ferine gülüşlerinin hayallerime dolan tan çiseciklerinde çırpınan martıları Bodrum’un öyle bakmasınlar! Zührelerimde ki çıplak nişanda sızısından sevişlerinin ırmaklar akıyorken halâ kızıl ötesi kirpiklerde beslediğim denizlerime imdadıma yetişsen! kırsan belini ünlemlerimin avluda çınlayan senliğime çarpan güvercinleri salıversen delfinyumlardan yırtılan sabaların ağzını kapasan o ses! bir eldi belki de birkaç el senin elindi ya! vuruldu tüm makamları mavilerin! ’’usare 23’’ |