bir gül çizmeliyim boynunun esmerliğineherkes kadarsın işte sevgili bir özlem mengenesine sıkışırsa yüreğin ateş gibi süzülürse gülüşünden umut haymatlos olana mekan yok bilmelisin durmanın ve patika molaların zamanı değildir artık direnmelisin ne çok bekledik yaranın kabuk tutmasını ne çok sevdik bakışlarımızdan geçen esmer çocukları aydınlık zamanların yerini imledik sabrımızla aklandık işte bu sevgilim bir isyanı daha damıttığımızın şiiridir bir sevdayı daha ululadığımızın resmi yaşlı kadınlar anlatsın hikayemizi artık toprak damlarında yurdumun efsaneler arasından bu güne damlayan bir şarkı olalım bir ağıt olalım sevgili bu bizi yeniden yeşertir.. ruhumuzun çöllerine dağılmış bir beyazdır sevda kimse bilmez bu duyguyu sevgili; kuyudaki aşkı küflü umudu ve sabretmeyi kimse bilmez yusufun gözlerine gözlerinden sinen buğuyu şimdi sevgili şimdi zindan yeşili bir bekleyiş sür gözlerine züleyhanın ellerini alarak ve esmer çocukların avuçlarını umutlarına çalarak gürzlenmiş bir dağın korkusunu kabullen ve öğret dünyaya sevgili bir sevincin nasıl büyüdüğünü.. şimdi bir ozan olsa ve sesini sesimize eklese bir kahinimiz olsa ve hayra yorsa tüm düşlerimizi bir bayrak edinsek yağlıboya güneşli ve savrulsa saçlarımız tüm rüzgarlara başaklar dolgun nehirler coşkun anneler dingin olsa ve okşansa yetimlerin başları tüm ellerle ve yüreğimiz sevgili yüreğimiz hasretten uzak sevdalara uzansa künhüne varılmayan sevda çölde görülen seraba benzer ne gül açar ne kervan geçer içinden kuşatır ruhları kesif bir yanılgı yıpranmış birşeyler var sevgili bölünmüş kelimeler bozulmuş büyüler üleşilmiş acılar var kurdun kuşun arasında oy sevgili ruhumda derviş bir yangın kalbim kalbine mühürlenmişken böyle hangi söz hangi hülya hangi hatıra söyle hangi anı paklar ki bu zamanı ey mecnun bilip beni leyla suretinde gelen sevgili yeni göğermiş bir çiçeği ezer gibi geçtin yüreğimden sokaklarım çıkmaz rüyalarım sırnaşık ufkumda mavinin tüm tonlarıyla bir umut uzanıp duruyor sonsuzluğuma epey gecikmiş bir bahar bu kentlerin ölü çocukları kadar masum şimdi umut kıvamında bir kelimeyi öp alnından ve bir gül çiz boynumun en ince yerinde çağırarak tüm goncaları -elbette dilinle ha dilinle- mutlu biten sevdalar anlat mutlu biten masallar isyanın kınsız öfkesini kırmızının binlerce tonunu anlat sevgili sesinde sır olalım ve yaşasın dudaklarının gergefine takılan aşkın şiiri... |
Mühürlenmiş bir kalp mesela.