Neredehani aynı sokakta büyümüştük birbirine bakardı kapılarımız aynı evlere girer çıkardık bayram sabahlarını beklerdik eski pencerede ikimiz de şekeri severdik herkes yaşıyordu daha sokağın başındaki kahvehanede çay içiyordu emekliler bastonla kovalıyorlardı birbirini hani üzüm asması vardı evinizin önünde balkonunda çocuktuk birbirinin gözünde gülen bisiklete binen, oyun oynayan leylaklı bahçesi vardı komşumuzun çalıp sana vermeyi düşünürdüm güzeldik, güzel düşler kurardık iki göz odalı evlerde samanlıkta kavun karpuzumuz olurdu iç içe yaşardık sevgiyi basma perde açılırdı güne, güneşe ne güzel dost günlerdi avlularda sevda masalları anlatırdı annemiz türkülerinde büyürdük içli seslerin sonra azarların, yapma etmelerin insana açılırdı iki kanatlı kapılar hani aynı insanlarla birlikte yürümüştük yollar şimdi fizan’a uzuyor uzağındayız ince dokunuşların birbirine dar gününde koşan dostların uğranmıyor iki bardak çaya,komşuya kapandı kilitlendi belli kapılar kafelerde oluyor kabul günleri kimlere yapıldı bu kocaman evler sen neredesin çocukluğum, çocuk sevgim nerede sokağımızdaki o can o neşe ölenler mi götürdü?.. 20. 06. 2015 / Nazik Gülünay Canım arkadaşım, Hayrunisa Şenel, güzel yorumuna gönülden teşekkürler. |