Neler Neler Yok Oldu Siz Çekilince İnzivaya
üç boyutlu tadımlar gülümsüyormuş
tam da kağıdı yırtıp güneşe uçuyormuş hissi veren o serseri duygunun arkasından geldiniz kapılar güllerle vedalaştı gülüştük ayrılırken o karanlıktan serin yaprak ve akşamın sıkıntısında ben sizi düşünürken bulurdum hafif eteklerini rüzgara kaptıran tavırlarınız uçuşurdu havalarda gelmedim gelemedim unuttuğunuz gözlerinizi getirdim size sağ şakağımdan dudağıma bir adım daha atarken yok olan anın sahibiydiniz oysa şaklabanlar geçidinde horlanmış avareler çok olurdu damları göğe bakan inananların çocukça yaklaştığı samimiyet duvarından düşerken ağlamıştım sevgiler duraklayıp sorguladı kendini bir ömür boyu kabulleniş olamaz bu yaşamaz bu kırık göğün kanayan dibi bu dar ağacı değil bu benim kalbim neler neler yok oldu siz çekilince inzivaya rüyaya ve ötesine inanan arzum damla damla ses verdi kendi düşüne kanadı toprağa değen kuşun korkusu dönmedi bir daha yeryüzüne düştük yağmurlarla bir şair bulup sevdi ikimizi ilk iklim duyusundan daha beyaz daha olanaksız bir sancı çoğaldı avazında yalvardı tanrıya duysunlar diye bizi. |
Hayatın bütün güzelliklerine bir bir yer ayırtıyorsunuz..bir bir hayali süslüyor gözleri.
ve...
gerisi,
gibi şiir
şiir gibi.