8
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
1796
Okunma
Bir kurtulabilseydi koşumlarından
Yağmur öncesine rastlasaydı bir de,
Nasıl değecekti dudaklarıma, duyduklarıma
Fakat yaldızlı örtülere döküldü
Leke sandı ötekiler
Sadece ben bildim yüzünü
Sadece ben
Göldeki en alımlı çakıl taşıydı
Göl kenarındaki en haylaz çocuktum
Sevinin en talihsizleriydik biz ikimiz
Kilitlenmiştik zamana
Savruk cümlelere benzetilmiştik
Şimdi tırnaklarımla söküyorum albümdeki bizi
Sancıyor göğüs kafesim
Ve alayına sövüyorum kaldırımların
Bir vakitler utana sıkıla türettiğim,
Oysa ile başlayan söylencelerimden de cayıyorum
Çok satan kitaplardaki
Hikâye kadınlarına gülümsüyorum
Sabah olmadan,
Ne söyleyeceksem söylemem lâzım
Kalemim izmarite,
Kâğıt tomarı karanlığa dönüşmeden önce...
5.0
100% (12)