Hürses
yürür senin yerine rüzgar yarın
bu otlar el altında kalmış eski sevgililerdir dokunurlar gün batımlarında aydınlık oluncaya dek içimizden sızan yeni yollar bulurlar kanatlarına renkler giyinmiş kelebeklerin dansı ölürler ölürler kimse bilmez ten sahneli topraklarda yumulmuş gözler ağarır hep yanı başımızdadır döner dünden bu güne faniler bilmiyorum ne yapacaklar böyle uçsuz bucaksız birikmiş sandıklarını doldurup sonsuzluğa taşıyan göğüs altı sevgilerimizin sığacağı bir yer yok yokmuş gibi düşündükçe merhametini yüceltiyor tanrı kızıl derili ateşinin dumanı ve kızıl patikaları ardında bırakmış bir zencinin karamsar eli avuç içlerinde beyaz umutları kırılırken uykuya dalın ucunda titreyen yaprağa rahat vermiyor rüzgar. |
böylesi daha iyi
saygılarımla