Gök Dokulu Koku
bana ikisinin arasında bir şey bağışla
ne o ne bu fısıltılar şenliğinde parçası değişen yer yüzü değil değil ormanların istediği bir şey tutkulu yaprakların öpüşürken çıkardığı ses diz çöküp çözüldük ne olacağını biliyorsun bulut düşünceli yağmurun çile armonisinde gök dokulu koku gözlerimi dik eğimlerle saklarken tümseğin sırtına konan kuş kapatırdı aramızdaki yolun yarasını kısa cılız otların uç verdiği filiz parmaklarımız değil miydi düzleşmek uçsuz bucaksız olmak yok bazen akmak istiyorduk karşı vadiye sen zamanın en hızlı şarkısında sislere bürünüp korkular savuruyor dun dağlara ayın arkası aydınlandı dilek bilen ışık yıldızı dudaklarımızın tadını siliyor. |
kutlarım dost kalem
baki saygımla