TÜKENMİŞLİK’ sen susunca ölümün modası geçiyor sonrası ilahi bir tanım yalnızca ’ ve sonra korktum şehrin mezarlığına ölü düşler saklanıyordu içimde ebrehe’den kalma bir ordu ebabiller arasında kayboluyordum aşk cennetten kovulmayı göze almaktı madem başlangıçta ölmek vardı sonsuza dek yaşamak adına adem’e yurt bulamayan üvey havva duruşuyla hisler diyarının azade kölesi olunmuyordu dile kolay bir ağırlık bu sandukasını içinde taşıyor ecel tüyümün sayısınca üzünç yaşadığım örselenmiş hislerin sebil hali sersefil mumya bir mendile kaç gözyaşı saklanır daha tütün ağacının gölgesinde ağlarken ateş adı özlemek olan yanım g’ eziyor tüm benliğimi gölgelerin birikiyor yağmurlar sustuğunda sen doluyorsun toprağın hıçkırığına o ki tükendim bir akşam alacasına göçüpte gittim koş bir anlık beni aşkla yıka |