K/AH/VE/GAM
Tutması gayri mümkün bir saatte,
Zamanın her hangi bir çizgisinde, Seninle, diz dize Hatırı, Matematik literatürlerinde Kırk yıl ile biçilmiş bir kahve içmek vardı. Haydi Brütüs al eline bıçağı, Seninle Babil’in asma bahçelerini budayalım. Gönül şarap istemiş, Yar ayaklarında ezecek ömrümü. Diclede Mağrur bir sur dibinde içelim, “Nuh’a haber salın, Gelsin de tufan görsün” Bir çift değil, Bir teki kurtulmamış umudum. İblis utansın. Radikal gülüşe devam, Orhan Veli İstanbul’u dinliyor, Gözü kapalı, Kime ne? Bana bak şehir beni sen dinleyeceksin, Kulaklarını açıp, Bir kere indir o hüznün peçesini, Kim olduğunu bileyim, Yaz derdini en meşhur yerinin, Ayaklı reklam panosuna, Görsün Hay/ânı alem. Aşk; Gönlümün kahyasıyla, Ayak ayak üstüne atmış, Günahkâr fasıllar yapıyor, Mahalle kahvesinde. Gönül’de kahve istiyor. Haydi bol köpüklüsünden. Sevgili; Mutluluk, Bir huzurevi gafleti, Tut kolundan at içeri. Mecaz bir suikast sayılır belki, Mana feragat eder halinden, Ölümden hesap sorulmaz, Kaç çocuk öldü, Büyük bombalarla, Gebelik testinden çakanları saymazsak, Zorla, Ar damarını aşkın, Ha çatladı ha çatlayacak. AH be gÖNÜL aklın varsa atla bir arabaya ve şiirime gel, istediğin harfin gölgesinde oturup kahve içeriz. Nöbetçi_Piyanist |