siz ben de akşam oldunuz
derdiniz aşkmış
bir de çocuklar da görürsünüz böylesini
içi boş kalp oyuncakları
bir az pelüş
hep kafa sallayıp durursunuz
evet efendim, doğrusunu siz bilirsiniz

bilmezsiniz
siz zanlı ifadelerinizle hakikatten uçaklar yapıp
komşunuza yağdırıyorsunuz kağıtları
atlasa bakarken neden fiziki haritayı sevdiğimi
şimdi şu rezil siyasi emellere bakarken
biliyorum

farkındayım bu atlasın tam orta yerinde
bir gece uyurken ray çıtası vagonlar
Cebeci’de pencere kapalı
tam da hukuk fakültesi karşısında
muhalif uykular diliyorum herkese

ama eksik bir şeyler de olmalı
barışı mutlulukla karıştıranlar
önce bu şehirden başlamalı, iliğine kadar üşümeli
Kurtuluş adımlarımı saymalı
anlamamalı kimse beni
küfür edebilmeli de, hakkını vermeli sifonların
bir insan sıçarken nasıl rahatlıyorsa
ve becerirken birini aşkla, yalanla karışık
öyle hakaret edebilmeli, iki teker koşarken yollarda
elleri yağmuru tutabilmeli
tabi bu şehre herkes varamıyorsa
hâlâ ölümlerden koltuk yapan adamlar yaşamalı
böyle bir kurum kurup başına aylak birini getirmeli
’ölümlerden koltuk yapan adamlar derneği’
ilk üyesi şu ağzına hakkı sakız etmiş kız olmalı

neyse ki gece
Cebeci haddinden fazla sakin
fakülteli gençlerin sigaraları kadar yitik ve
pakette hep son kalanım
ben, son kıta, asla ilki kadar heyecanlanmamış
buna ne çok aşk şiiri hasta olurdu
bir de şairini buldu mu
önce sevgili ananın kara yazmasına sığınırken rüzgar
dar gelmeli göğüs
bir dünya insan emerken mutludur
katkılar uyak
şarkılar slow, blues
gitmeler gelmelere yakın kılınamazken
söz tuz buz
harf

bu akşam benim oldunuz
yırtık pantolonum, deliğim müsait okşanmalara
kan sevici tenim de kokunuz;
hangi çöp tenekesine dalıp da çıkmış kedinin kokusu
bunu Tanrı sormalıydı
uçurtmalar gidici
henüz dönmemişken kavuşmak
diri kadın uygarlığıma

bir de ben kalayım
kendimizi başkasının adına bölme sanatı olarak tanınınca
aşk da kalsın
uyuz çoraplarım
yırtık pantolon
ütüsüz bir uyku
sinirli bir kaşıntı
doğrusunu söylerse
kireç fazlası ağrılar
mırıldanılmış masallar
boş çay bardakları
kurutulmuş elma
ve bakir bir şiir kitabı

ellemeden önce kılavuzuna bakmalı her insanın
çünkü zaman bilir
gösterir her şeyi
adı sessizlik.