Gözlerimde aç sinekler uçuşmaktaydı Göz kırpışlarımın avcısıydım, acımasız İhtiraslarımı koyuverdiğim kaçamakları seviyordum. Mesele bundan ibaret… geçmişimi susuyorum!
Bundan böyle bu gerçeğim var yaşama dair, Sükûtîlik kırlangıç dönümünde bir ağacın çıplaklığı. Bir kuzine ılıklığında barış olmalı zemheri mevsimi, Son sözüm bu sana…
Yok… Barışmayacaksan, İçine sindiremediğini söyleyeceksen, suskunluğumda gizlenen namussuzlukları; haklısın, nefsimize yenik kaçamaklardır namussuzluklar, senden daha namuslu, asla olamadım...
Vahşîce incittiğim suçsuzluğun ağlarken mendillere ruhumu kiraya verdiğim şeytan keyfetti gecelerde, hem de benim servetimi tüketerek. Her mevsimi aynı yalanlara inandıracağımı sandım. Çoğalttığım yalanlarımı sığdıramadım mevsimlere, İşte, yalanlarımın sonbaharındayım; Kahır içinde, kahırlı tahammüllerin bittiği yerde, Sana ait her şey yüz çevirdi ya benden, Anlıyorum ki, kalbin çok kırgın susmalarında. Keşke senin susmalarını dinleseydim…
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
SUSMALAR şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
SUSMALAR şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
evli donjuanlar konuşan eşlerden değil, suskun eşlerden korkarlar; sebebi, eşin her lafına bir başka yalanla cevap verip ikna edebilirler ve konuşan kadın desarj da olacağından ikna edilmesi kolaylaşır ama suskun kadın uygulayacağı plana tabidir, kararlıdır...:) saygıyla