ölüler memleketi mi yoksa burasıbugün biraz yaşamda susmak denemeleri yaptım bir kibrit çakım ışıksız kaldım da gözlerim nemlendi içim sıkıldı sessizliğimi dinlemekten,duvarlar yoruldu kalkıp bakmadım gökyüzüne ne tarafa yolculuğu uçakların hangi alemde bulutlar, yerinde duruyor mu ay başı dönen dünya mı yeni kararan akşam mı başımdaki sallantı bir gemi içinde gibi kımıltılar şimdi ne mümkün aya çelme atmak sesimi arıyorum sessizliğimde yol durur yerli yerinde,sağlam yapıştırıcıları var boşuna gidip gelir greyderler, işçiler emekler durmadan kurtarmaya çalışmazlar aralarından kayan yıldızı kaptırılan paçalarıdır hem de çok ucuza ölenler unutulmaya mahkûm akşamlara göçerler sayıları kalır hafızalarda bir de işçi kimlikleri ok yaydan çıkmaz bir türlü, mekânikleşir insan kısacık bir yoldur oysa direnenlerin sağ kaldığı öfke çıkmaz kınından,sesim duvara asılan öylesi resim ölüler memleketi mi yoksa burası, yanımda hep dilsizler bulamazlar bir türlü tınısını seslerinin uzaktan hoş tıngırtılar gibi uyutur davulun sesi çirkin bir güvercin gurklar çatıların altında görüntüde havalanır gibi bütün kuşlar neşeyle bizden değildir kanat sesleri havada döner bir cırcır böceği bile olamam geceyi sesleyen anlasam sözlerini kimbilir nasıl eşssizdir anlamı şarkısının belkide böyle açar yaprağını bütün tomurcuklar böyle can bulur hayat, kurtulur sürünmekten 21. 8. 2014/ Glenay |
Gönlün abad olsun
Şiirle kal, sevgiyle kal, hoşça kal
Zira şiirsiz üşür yürekler