Su 126-Kurban Sonrası
ve besmele
"-bismillah-u Allah-u Ekber" …. “-bıhhh[1]” kemiği buldurana kadar bastıra kanırta keserler kıpkırmızı, buğulu bir sıcaklık dizgirir[2] kan akması kesilene kurbanın debelenmesi bitene kadar bıçak kurbanın üstünde bekler imam "-Allah kabûl etsin" der bıçaklarını kaptığı gibi sıradaki komşunun kurbanı kesmeye gider kelle ayrılır bedeninden pufrulup, yüzmeye arka ayaklardan başlanır maharet sergilenir, tez elden tuluk çıkarılacaksa ona göre, ve illa deri tuzlanır. akciğer şişirilir, kurban eti üç pay edilir üleştirilir..· bir payı şuna, bir payı buna bir payı da ehliyala[3] “-şeer yerlerinde bakıyon da kimi kellesini-paçasını üteleyo kimi garnını-bağırsağını temizleyo valla biz içyağını bile almayız donyağını[4] da bek yeyen olmaz” “-bi de beğenmezler, senin haşgaş yağını” “-hakgaş yağ(ı) olmadan neyinen etçe(ği)mişiyiz kösmeyi[5], hamırsızı, dolazlı dığan çöre(ği)ni, gatmerin dadı mı olur heş ay bacım,” “-hele dolazına gavırınça hankı bişmişe gatılmaz haşgaş yağı ne kokusu, ne acısı, ne yavannığı ağırlığı-mağırlığı galmayvırı bizim köy yerinde şeerli ğibi sırıncıyan var mı neye, abamın dediği ğibi dolazına kavırınca ağırlığı-mağırlığı galmayvırı” ilk önce kuyrukyağıyla kızartılmakta ciğer böbrekleri en sevilen-kollanan oğlan yerdi domates, kırmızı-karabiber yeni toprak testiden buz gibi su iyi giderdi “mubarek bayram olmaycağdıdaa çay sovanını dayancağdık çomaca” "-ne demiş atalarımız" derler ve kendileri devam ederler "-ye tatlıyı içme suyu yanarsa-yansın, ye etliyi hürplet suyu, donarsa donsun." hem muhabbet ederler hem yerler, sofradan kalkarken "-Allah bereket versin" derler çocuklar "üstünü sofraya silker"ler erken davranıp sofrayı terk edenler “biz yedik Allah artırsın sonratdan galkan sofrayı galdırsın” öğleye doğru tavsırdı[6] bayram koşuşturmacası bu defa da çocuklarda şeker sayma yarışı ve saklama telaşı. “-oluvucağı bu üç-beş haneli köyde şeherde iki akraba zeyaretine ğetsen bi uşdan bi uca ağşama ğadar varılıp dönülmez bile araban da yoğusa; bekle bobam bekle” “-Yalavaşda ikinci ğün damatlara el değmedik bi zini baklava hemi de ilk ğöz ağrısı, eski yeni yok her damada bizim yeğen hu nası, bu nası acabına ola deyelek her zininin dadına bakmış tabi kimse de farkına varmamış ertesiğün Mırı Şabanın damatlarda surat bi ğarış” DİPNOTLAR [1] bıh: (çocukça)kan akıtmak, bıçakla kesmek, boğazı (ya da gösterilen, işaret edilen yeri) kesmek bıh etmek: bıçakla kesmek, bıçaklamak, örn. Kurbanın kanının akıtılması [2] dizgirmek: fışkırmak, · kurban eti üçe taksim edilirerek bir pay ev sahibinin ihtiyacına ayrılır.. bir payı bayramda gelenlere ikram edilir.. diğer pay ise kurban kesemeyenlere, fakir fukaraya kimselere hissettirilmeden ulaştırılmalı ve erkenden onlarında sanki kurban kesmişler gibi et yemiş olmlaları sağlanır.. [3] ehliyal: evlad-ü ıyal yani eş ve çocuklar, aile kasdediliyor ise de ehliyalın tam anlamı yal ehli, yani köpek demek oluyor. Burada olsa olsa zaman içinde kelimenin artniyetsiz olarak şekil değiştirmesi olabilir. [4] donyağı: iç (sakatat) yağlar kavrularak, dondurulup saklanır, daha sonra kullanılır [5] kösme: ince uzunca çörek, genellikle taze iken yenmesi için, bolca katkı konulan çörekcik [6] tavsamak: tavı kaçmak, önceki gibi kalabalık olmamak, dağılmak |
ve kendileri devam ederler
"-ye tatlıyı içme suyu
yanarsa-yansın,
ye etliyi hürplet suyu,
donarsa donsun."
..............Anadoluda genelde söylenen bir terim
Kutluyorum Anadolu esintilerini bizlere taşıyan usta kalemi
___________________________Saygılar