Yaz Korkuları
sıklıkla geliyor yaz bu kapıya
yüreğim mahalle kahvelerinde gizliyor utancını yaza yakışmıyor yalnızlığım... küçücük evlerde büyük ümitler sararır koyulaşır yeşili durgun sıcak yaprağının çaresizliği hayat sanır kirli sakallılar... terle kirleniyor yüzü gözyaşlarımın ama hepsi içine akıyor insani bir utancın yaz aklımda hep hak ettiğim bir mutsuzluk sanki... hiçbir düzene ayak uyduramıyorum uymuyor yaza mahçup utancım hiçbir yaşam denemesinde yaz koruyacak ölümle uyumlu yok olmaktan... kanatları kalmadı kuşların bu tozlu yazda ilk soğuklara varmadan küsmese gök utancıma yokluğuna bütün vücudumla ağlıyorum... bazan kendimi kovmak geliyor şehirden bazan şehiri kendimden atmak seniyse hiçbir şeye sığdıramıyorum... bu yaz gene ara vereceğim yaşamaya yalnızlık bir daha yalnızlaşacak seni daha çok severek çıkacağım bu aramaktan... ölüm tüm mevsimlerin yazlaşmasıdır yalnızlar ve mutsuzlar suçsuz ayrılırlar ömürden böyle üşümesem hemen ve suçlu ölürdüm... benim şehrim bir yaz uzaklığıdır meraklı gözlerimden hevesli terler eksik olmaz düşlerim karanlık utancıma yenik....gerçeğim yok... yazın sokaklar bana benzer sıcak kalabalıklar görmezler pencereleri sokakla gözgöze ancak şairler gelir... bulutlar göğe korkuluk yağmur başka ekinlerle uğraş yaza yetmiyor gözyaşlarım... bana ölmeyi sıkıcı yazlar öğretti bana sevmeyi de sıkıcı yazlar öğretti bir de yaşamayı öğretse... hep yaz bana geldi ben diğer mevsimlerin peşinden koştum kaçmak telaşında onları da unuttum...aklımdasın... yaz ayrılıkları diye bir şey yoktur insan her mevsimde ayrılabilir ama yazın sıkılmak başkadır... hep yazla başbaşa kalmamızdan tüm bu olanlar diğer mevsimlerde de yanımda olmayışına o kadar yanmıyorum niçin...bilmiyorum... ağaçlar yazın daha çok hatırlanır daha çok sevilir denizler ama yalnızlık aynıdır... çünkü yalnızlık ve aşk doğuştan gelir... sesler kesilince anlarsın yaz korkularına yenik düşmeden anla konuş kendinle... kağan işçen... |