Leydim
saatler oldu,
bir muhabbet ki sus taşında çatladı yelkovan kırk döndü etrafında saatin gece sabahı doğurma sancısında imleç olduğu yerde hala beynimin çapraz lifinde derin izler hüzün Haziran’a gebe gök ağlıyor, ilahi kudret gergin havadisler bir iyi, bir kötü sen doğdun ya, Üsküdar çıldırıyor deniz, karadan intikam alırcasına taşıyor içindeki kargaşaya sükunet, sahipsiz aşka sahip arayan ben külfeti ağır yükler yüklenip gidiyorum eyvallah olsun, eyvallah leydim cemalime yasaklı gözlerin aydın sevdim diyemeyen dillerin, tutmaya yasaklı ellerin de sağ olsun aşk olsun leydim, aşk olsun bir kelamına hasret bıraktığın, bu nefeste son bulsun o da olsun ya da olmasın eza benim, firak benim, aşk, aşk senin olsun... |