dokunma yaram kanasın...yokluğun bende derin yara hep içine kanayan özlemekten yorulmuş sol yanımda bitip tükenmez hain sızı dokunma hatıralara özledim senli gülüşleri sararıp solmuş kenarı tırtıklı resimlerden de sökülmesin bizli hoyrat gülüşler... bu kasabanın silüetinde yama gibi kaldık güz yanığı tenimizde yara kaldık hiç melhem olamadık yar... avuçlarımızda titreyen dokunuşları kutsayıp değmedik sen ben kanayan yaralarımıza dokunmadık bırakta kasabanın sokakları bizli özlemler koksun dokunma yaram kanasın... yolun düşer de bir gün gelirsen gözünde buz kesmiş iki damla yaşla bu köhne balıkçı kasabasına mabedimiz dört duvarı yıkık verandada kuru bir avuç yaprak bulacaksın gelme istersen artık gelme istemem... takvim o gittiğin günü saatin yel kovanı o ana sabitlenmiş bulacaksın belki dışar da yağmur yüreğine kara kışlar gibi hasret yağacak ıslanacaksın ıslanacak üşüyecek kirpik aralarından kayıp düşen bit tek damlayla tüm umutların için titreyecek... dünde kalanlar içini yakacak hatıralar bile yabancı olacak yaşananlar hiç yaşanmamış gelme artık geldiğine inanmaz kan oturmuş göz bebeklerim... Hasan ODABAŞI |