şimdi iki sessiz harften ibaret kısa bir öyküyüz
sıkıca yumdum gözlerimi
uzaklara uzayıp giden ıssız raylar gibiyim hadi geçip git kara tren misali bu sevdanın üzerinden... yırttı içimdeki aşka dair tüm serseri sözcükleri adını ulufe dağıttığım gözlerimi kör eden çığlıklara... kentler yıkıldı ardım sıra ben gemileri yaktım terk edince gökyüzünü yıldızlar... eksik şimdi her söz her dokunuş... şimdi sende kapat gözlerini ayrılığa dair son bir kaç mısra okuyacağım gün gelir sessizlik en büyük ihanet olur gökyüzüm dürülür sensizlik kıyametim olur kopar da... dört duvar virane olurda baykuşlar tüner gülüşlerimizin saçağına iki damla göz yaşı kiralarım senin adına sevinçlerime feryat figan ağlasın diye... koca çınar gövdesine kazılmış şimdi iki sessiz harften ibaret kısa bir öyküyüz başkasına belki de sonu bilinmez bir masal... susmanın onuruyla ellerim ceplerimde geçtim balıkçı kasabasının çamurlu dik sokaklarından son kez vurulduğum yerden şimdi gözlerimi yumup sessizce ölüyorum... Hasan ODABAŞI |
bazı yerlerinde sanki çok ffazla açıklama kullanılmış
az biraz daha sade olsa dedim kendimce
Zira siz böyle düünmüş, hissetmiş ve kaleme almışsınız
Tebrikler
saygılar