Sen biraz daha kal baba
Bir an gelir
Her şey gider zorunlu istikametlere Hani kaynadığı yerden koşarcasına gider ya Nehirler denizlere Kül dumana Ruhlar Asuman’a Hani şu mehtabın ateşli busesi Yana yana gider ya sönmek için ummana Ama sen biraz daha kal baba! Göğsümün belikleri avucumun arasında Öyle sıkmışım ki uykularımı Bana uykumu verir misin bir kez daha O’da gidiyor koşarak Düşecek bak sensizliğin Düşsüz kuyularına Ellerim uykumu acıtıyor baba! Sen Ruhunun öksüzlüğünü alıp Hevesli adımlarla koşuyorsun ya Anneciğinin kollarına Ben Yetim kalacağını Bir türlü anlatamıyorum çocuk yanlarıma Ben daha büyümedim baba! Hadi bağdaş kuralım bir yerlere Kırmızı pikabımız Neşet Ertaş plağımız Sen benim beş yaşımı al kucağına Ben ’benim’ dediğim gönlünü Daha gelmeden Gönül Dağı’nın sonuna ... Bi’daha dinleyelim baba! Baba bi’daha! Ne olur baba bana bir daha "Hakkını helal et" demesin "Dil, gizli gizli" ’Sen’ dediğim gönlümü basıyor bak "sel, gizli gizli" Yalvarırım kendini bırakma bu akıntılara Ellerimi tut baba! Avucumdaki duanın dizi kanamasın Hacı Bayram yokuşlarında Bak Her tesbih tanesinin başı göğe eriyor Dilimin acıyan boşluklarında Şifa Allah’ım... "Şâfî" isminin hürmetine şifa... Şimdi varsın gitsin ellerimden dün Yarın, hatta öbür gün Geleceğe biriken kazançlarım Param pulum tüm varlığım Hatta gitsin yazım Gitsin kışım baharım Ama sen biraz daha kal gönül dağım! Yüreğimi tut hadi Yüreğim çok acıyor baba! Seni yanımdayken bile hep özledim Hiç hazır değilim ardından baka kalmalara Ne olur biraz daha kal lütfen Henüz yasını tutacak kadar büyümedim ben... Filiz Akan |